Konyaaltı Sahili'ne 5 kilometre uzaklıktaki Üzümcek Dağı'nda Çandır Çayı kenarında uzun yıllar faaliyet gösteren kum ve taş ocağına, Çakırlar Mahallesi sakinleri tepki gösterdi. Taş ocağının doğaya zarar verdiğini, dağda ağaçların kesildiğini öne süren mahalle sakinleri, ocakta haftada iki gün dinamit patlatılması nedeniyle de evlerinin, iş yerlerinin duvarında çatlama oluştuğunu öne sürdü. Taş ocağı çevresindeki bölgelerde yoğun olarak narenciye üretimi yapıldığına dikkati çeken mahalle sakinleri, ocaktaki çalışmalar sonucu oluşan tozun tarım arazilerindeki ürünlere de zarar verdiğini iddia etti.
'ÇAKIRLAR BÖLGESİNİ KIYIMDAN KURTARALIM'
Çakırlar Mahalle Muhtarı Özkan Yavuz, Üzümcek Dağı'nda Çandır Çayı kenarında 20-25 yıldır taş, kum ocağının faaliyet gösterdiğini anlattı. Ocaktaki çalışmalar nedeniyle mahalle sakinlerinin rahatsız olduğunu aktaran Yavuz, "Narenciye bahçelerimiz zarar görüyor. Haftada iki sefer dinamit patlatılıyor, bu nedenle evlerimizde çatlama oluştu. Çok büyük sıkıntımız var. Yıllardır bu sıkıntıları her kuruma anlattık. Bir yerlerde tıkanıyoruz, aşamıyoruz. Çakırlar bölgesini kıyımdan kurtaralım" diye konuştu.
MAHALLE SAKİNLERİ RAHATSIZ
Çakırlar bölgesindeki doğanın yeşil haliyle korunmasını talep ettiklerini vurgulayan Yavuz, doğal yaşamı önemseyen sivil toplum örgütü ve çevrecilerden kendilerine yardım edilmesini istedi. Ocaktaki çalışmaların gece saatlerinde de sürdüğünü aktaran Yavuz, "Gece saat 01.00'e kadar çalışmalar var. Çoluğumuz çocuğumuz uyuyamıyor. Çok rahatsız oluyoruz. Gece sessizliğinde dağdaki kamyonun, taş kırıcının sesi evimizin içinde. Kamyonlar buradan şehir merkezine gidiyor. Mahallemizde, Hurma Mahallesi'nde yerleşim alanları içerisinde toz oluşuyor. Mahalle sakinleri rahatsız oluyor" dedi.
'TARIM ARAZİLERİ ZARAR GÖRÜYOR' İDDİASI
Çakırlar Mahallesi azası Kerim Temel de ocaktaki çalışmalar nedeniyle yaşadıkları rahatsızlıkları anlattı. Kendisinin astım hastası olduğunu dile getiren Temel, doktorlarının tozlu ortamda bulunmaması gerektiğini söylemesine rağmen yaşadığı bölgeyi terk etmemek için mahallesinde hayatını devam ettirmek zorunda olduğunu kaydetti. Ocakta oluşan tozdan dolayı tarım arazilerindeki ürünlerinde hastalık ve ağaçlarda kuruma olduğunu öne süren Temel, "Toz topraktan dolayı ağaçlarımızda hastalık olmaya başladı. Meyve verimi ve kalite düştü" diye konuştu.
MAHALLELİ ÇÖZÜM İSTİYOR
Mahallelerinin yakınındaki taş kum ocağının yarattığı sonuçlar nedeniyle çaresiz kaldıklarından bahseden Temel, bölge tarım alanı olarak belirtilmesine rağmen tarım yapmakta zorluk yaşadıklarını söyledi. Ocaktaki patlamalar nedeniyle su kaynaklarında da kuruma oluştuğuna dikkati çeken Temel, "Bu bölge tarım arazisiyse öyle kalsın, taş ocağıysa taş ocağı olsun, ya da imar yapılsın. Sorunumuza çözüm bulunsun" dedi.
'ANTALYA GÜZELLİĞİNİ KAYBETTİ'
Mahalle sakinlerinden Yusuf Kalaycı da mahalledeki sokaklardan geçen ağır tonajlı araçların trafikte tehlikeye neden olduğunu, yolların hasar gördüğünü söyledi. Mustafa Göster ise taş ocağına tepkisi şu sözlerle anlattı:
"Bizim Çakırlar'ın güneyinde bulunan Üzümcek Dağı'nda yıllardır taş ocağı var. Buraları parçalıyorlar, yıkıyorlar, dinamitliyorlar. Oradan esen meltemle taşınan toz toprak, Çakırlar'da narenciyeyi etkiliyor. Bahçelerimizdeki hastalıktan başımız çok ağrıdı ve masraflar çoğaldı. Portakallarımızı satamıyoruz. Orada dinamit patlatılması Çakırlar'daki yeni binaların da hasarlı olmasına neden oldu. Evlerimiz çatladı. Gece saatlerinde gürültüden uyuyamaz olduk. Turizm memleketi olan Antalyamız, bu güzelliğini kaybetti. Herkes üzülüyor. Yıllardır buna önlem alan olmadı."