Jandarma Genel Komutanlığı'nca 'Çevre ve Doğal Hayatı Koruma Semineri' Antalya'daki Mardan Palace Otel'de yapıldı. 'Çevre Dostu Jandarma' sloganıyla düzenlenen, çevre ve doğal hayatın korunmasında kurumlar arası işbirliğinin geliştirilmesi, toplumsal farkındalığın artırılarak alınabilecek önleyici tedbirlerin belirlenmesinin hedeflendiği seminer, Manisa'nın Soma ilçesindeki maden faciasında hayatını kaybeden 301 madenci için saygı duruşuyla başladı.
VAHİM BİR KAZA
Seminerde Prof. Dr. Orhan Kural, 'Yaşanabilir Bir Çevre İçin Elele' başlıklı sunum gerçekleştirdi. Soma'daki maden faciasını 'Vahim bir kaza' olarak nitelendiren Prof. Dr. Kural, şunları söyledi:
"Maden mühendisliği bölümü başkanı olarak beni de etkiledi. Hedef de oldum. Özellikle orada kaybettiğimiz 301 fedakar, az bir ücretle çalışan ve tekrar oradaki işçi dostlarımızı kurtarmak için geri dönen maden mühendislerine, bütün madenci camiasına, bütün Türkiye'ye geçmiş olsun dilerim. 'Bu hatalar tekrarlanmaz' diyeceğim ama bu sistem değişmediği sürece tekrarlanmaz diyemeyeceğim. Bir daha bu acıları yaşayacağız."
Prof. Dr. Kural, Soma'yla ilgili kendisinden rapor istendiğini belirterek, "Devlet büyükleri bir rapor istedi. Tüm gece çalışıp onu tamamlayacağız" dedi.
SOMA'DA ACI, MARDAN'DA SEMİNER
Konuşmasında artan tüketim alışkanlıklarını da eleştiren Prof. Dr. Kural, "Aşırı tüketim toplumu olduk. Şu otele bile geldiğim için utandım. Bu kadar aç insan varken, o insanlar Soma'da acıyı çekerken bu otele geldiğim için utandım. Nedir bu israf" diye konuştu.
Prof. Dr. Orhan Kural, Türkiye'de kişi başına düşen yeşil alan miktarının sürekli azaldığına dikkati çekti. Kent merkezlerinde tek yeşil alanların mezarlıklar ve askeri alanlar olduğunu kaydeden Prof. Dr. Kural, Jandarma Genel Komutanlığı'nın seminerinde kendisinin dinleyen rütbeli ve sivil askeri personele "Sağ olun, var olun. Siz olmasanız yeşil alanlar olmayacaktı" sözleriyle seslendi.
RAPORU İTÜ REKTÖRLÜĞÜ İSTEDİ AMA GİZLİ
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Orhan Kural, konuşmasında dile getirdiği raporun İTÜ tarafından istendiğini söyledi. Raporla ilgili açıklama yapmasının doğru olmayacağını aktaran Prof. Dr. Kural, raporun gizli şekilde hazırlandığı ve ancak üniversite rektörlüğünün açıklama hakkına sahip olduğunu kaydetti.
'KÖTÜ GÜNLER GEÇİRDİM'
Prof. Dr. Kural, Soma'da yaşanan maden faciasının ilk dakikalarında sarf ettiği sözler nedeniyle yanlış anlaşıldığını ve kötü günler geçirdiğini de anlattı. 'Vefakar ve fedakar' olarak bahsettiği maden işçilerinin ölümünün kendisini de üzdüğünü dile getiren Prof. Dr. Orhan Kural, "Karbonmonoksitin sinsi olduğunu anlatmaya çalışmıştım, öğrencilerim de son zamanlarda anladılar. Bana çok sıkıntılı günler geçirtti. 4 gün hiç uyumadım. Devamlı gelen telefon, e-posta, Twitter, çok kötü günler geçirdim ama dayandım" diye konuştu.
TAŞERON SİSTEMİ YANLIŞ
Olayın çok acı olduğunu belirten Prof. Dr. Kural, "Suçlu aramasınlar, suçlu sistemin ta kendisi" dedi. Soma madeninde ölen işçilerin daha çok üretmek, daha çok para kazanmak isteyen sistemin kurbanları olduğunu belirten Prof. Dr. Kural, şunları dile getirdi:
"Sistem yanlış. Patrondan işçiye, denetimden devlete kadar sözleşmeleri imzalamadık ve baştan sona taşeron sistemi yanlış. Vazgeçilmeli. 'En ucuza kömür elde et' diyerek ihale açmak olmaz. Kısa bir süre orada kalacak. Böyle olunca emniyet için yatırım yapmak istemez, bir an önce çıkartıp para kazanmak ister. Kesinlikle madencilikte bu taşeron sisteminin kalkması lazım. Hayatında maden görmemiş insanlar madenden ihale alıyor. Bu olmayacak bir şey."
'BU BİR DERS OLUR'
Madencilikle ilgili yasaların çıkması gerektiğini, bu konuda Maden Mühendisliği Bölümü olarak destek vereceklerini dile getiren Prof. Dr. Kural, "Bunu unutmayalım. Unutursak tekrar aynı şeye döneriz. Daha önce de büyük kazalar geçirdik. Sonrasında insanlar unutup futbola, magazine dönüyorlar ama bunun unutulmaması gerekir. Ben devamlı hatırlatacağım bunu. Bu bir ders olur, baştan sona sistem gözden geçilir" diye konuştu.
'ÖLÜM NEDENİ BARİZ'
Prof. Dr. Kural, bir soru üzerine madende 301 kişinin ölümüne eski imalat noktalarından çıkan karbonmonoksit gazının neden olduğunu söyledi. "Ölüm nedeni bence bariz" diyen Prof. Dr. Kural, şunları kaydetti:
"Bir yerde kömür bittiği zaman, orası betonla kapatılır ve burası tehlikelidir. Hemen sönmez, yeterli oksijen gelmediği için karbonmonoksit çıkar. Buraya yaklaşmak çok tehlikelidir. Oradan olacak bir sızıntı, burada bence öyle oldu, hava akımıyla birlikte işçilerin üzerine gitti, onların da şansları olmadı. Çıkış yerinde hava daha da kirli, karbonmonoksit maskeleri zaten 45 dakika yeterli. Kaçış odaları da olmadığı için bazılarını maske takamadan ani olarak kaybettik. Olay bence bu yönde ilerliyor. Esas sonucu bilirkişi raporları ortaya koyacaktır."
Seminerde açılış konuşmasını yapan Konya Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Güray Alpar, sağlıklı bir yaşamın sürdürülebilmesinin sağlıklı bir çevreyle mümkün olabileceğini, çevre sorunlarıyla mücadelede ilgili kurum kuruluş ve üniversitelerle işbirliğinin, sivil toplum örgütleri ve toplum desteğinin altını çizdi. Tuğgeneral Alpar, Jandarma Genel Komutanlığı'nın çevre sorunlarına karşı hür türlü önlemin yerinde ve zamanında alınmasına büyük önem verdiğini söyledi.
Antalya Valisi Sebahattin Öztürk de kentin, 2016 yılında evsahipliği yapacağı uluslararası botanik fuarı EXPO Antalya 2016'ya ilişkin bilgi verdi. Vali Öztürk, 2016 yılının 23 Nisan günü açılacak Expo'nun 6 ay süreyle açık kalacağını, 8 milyon yabancı ziyaretçi hedeflediklerini aktardı.
Açılış konuşmalarının ardından seminerde dünyaca ünlü pandomim sanatçısı Alexandar Lubenov İliev, kısa bir gösteri sundu.