ÇANDIR: BEKLENTİMİZ ÜLKE SİYASETİNİN VASATLIKTAN KURTULMASI

28 Ekim 2015 Çarşamba  13:20

ATB Ekim ayı meclis toplantısı, ATB Meclis Başkanı Hüseyin Cahit Kayan, yönetim kurulu başkanı Ali Çandır, yönetim kurulu ve meclis üyelerinin katılımıyla yapıldı. 

VASAT SİYASET AYRIŞTIRIYOR

ATB Başkanı Ali Çandır, vasat siyasetin kullandığı ayrıştıran, ötekileştiren, kavgacı dil ve üslubun, bizi biz yapan, acıları paylaşarak azaltan, sevinçleri paylaşarak artıran, sahip olduğumuz kültür ve değerlerimizden uzaklaşmamıza neden olduğunu söyledi. Seçim sonrası siyaset kurumundan birinci beklentinin ülke siyasetinin vasatlıktan kurtulması, sorunları doğru tespit eden, birleştiren, kullandığı dille topluma örnek olan, aklıselim davranan ve çözüm üreten bir yapıya kavuşması olduğunu aktaran Çandır, "Yani siyasetin sınıf atlamasıdır" dedi.

1 KASIM'DA HERKES OY KULLANSIN 

Siyasetten seçim sonrası ortaya çıkacak millet iradesini, bu kez dikkate almaları ve oyalanmaksızın ülkeyi sürdürülebilir bir yönetime kavuşturmalarını beklediklerini de belirten Ali Çandır, ülkesini seven herkesin asli vatandaşlık görevini yerine getirmesi ve 1 Kasım'da oyunu mutlaka kullanması gerektiğini söyledi. Çandır, "Çünkü, tarlada izi olmayanın harmanda sözü olmaz" dedi.

EN KIRILGAN ÜLKE TÜRKİYE

Dünya ekonomisinin önümüzdeki 10 yılda, hiçbir şekilde geçmiş 10 yıldaki gibi büyüyemeyeceğinin belirtildiğine de dikkat çeken Çandır, heba edilmiş 10 yılın ötesinde, gelecek 10 yılın bizim için çok daha zorlu geçeceğini kaydetti. Türkiye ekonomisinin dışa bağımlılık ve dış şoklar bakımından en kırılgan ekonomi olarak raporlandığını belirten Çandır, bu türden uyarıların, son 3 yıldır giderek artan yoğunlukta yapıldığını da söyledi. 

BORÇLANMASI EN HIZLI ARTAN İKİNCİ ÜLKEYİZ

Türkiye'nin son 3 yıldır Çin'den sonra borçlanmasını en hızlı artıran ülke durumunda olduğunu belirten Çandır, "Merkez Bankası rezervlerimiz hızla erimekte ve 100 milyar doların altına indi. Bankacılık sisteminin hızla artan borçlanma oranlarına karşılık, ödeme riski de yükselmektedir. Bu ekonomik manzaranın kaçınılmaz sonucu olarak dünyanın en yüksek 3'üncü faizini ödemekteyiz. OECD'nin son 15 yıllık verilerle yaptığı analize göre, 2050 yılına kadar kişi başına milli gelirini OECD seviyesine eriştiremeyecek ülkelerin başında Türkiye de bulunmaktadır. Bu gerçekleşmeler ve analizler, ülkemiz ekonomisinin birikmiş devasa sorunları olduğunu göstermektedir. Kaybedilecek zamanımız da kalmamıştır" diye konuştu.

ANTALYA'DA DURUM DAHA DA VAHİM 

Ticaret, üretim ve ekonominin ihtiyaç duyduğundan daha sıkı bir para politikası yürütüldüğünü anlatan Çandır, bu politikanın ilk sonucunun piyasada yaşanan likit sıkıntısı ve ödeme zorlukları olarak görüldüğünü kaydetti. Vadelerin ilave olarak uzatıldığı ve bunun zincirleme bir etki yarattığını belirten Çandır, "İnsanlar tahsilatlarında ve ödemelerinde zorluklar yaşamaktadır. Geçen yıl Eylül ayına göre bu eylül ayında karşılıksız ve protesto olan çek-senet sayısı ülkemizde yüzde 3 azalırken, tutarda yüzde 9 artmış durumda. Yani küçük tutarlılardan çok büyük tutarlı çek ve senet ödemelerinde önemli sıkıntılar yaşanmaktadır. Antalya'mızda durum daha da vahim. Sayıda yüzde 6 azalış yaşanırken, tutarda yüzde 25'lik artış yaşanmıştır. Toplam kredilerin takibe düşme oranları da son 10 yılda, yüzde 100 artışla yüzde 4'e yükselmiştir. Kullanılan kredi toplamının mevduata oranı ise yine son 10 yılda, yüzde 90'dan yüzde 183'e yükselmiştir. Yani artık kullandığımız krediler, sahip olduğumuz mevduatın 2 katına yakın düzeyine çıkmış durumda" diye konuştu.

YÖREX TEŞEKKÜRÜ 

Bu yıl 6'ncısı düzenlenen YÖREX'i 68 ilden 101 oda ve borsa, 52 kurum, 11 kalkınma ajansı ve 224 firma olmak üzere toplam 388 katılımcıyla gerçekleştirdiklerini hatırlatan Ali Çandır, fuarın Türkiye'nin tüm renklerini 132 bin 198 ziyaretçiyle buluşturduğunu açıkladı. YÖREX'e ilk günden itibaren sahip çıkan ve her yıl fuara gelerek güç veren TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'na ve destek veren tüm oda, borsalar ve herkese teşekkür eden Çandır, 92'nci yılında Cumhuriyet Bayramı'nı da kutladı. 

SEÇİMİN MALİYETİ 60 MİLYAR DOLAR

Toplantıda, Çetin Osman Budak da bir konuşma yaptı. 7 Haziran'da halkın 'ülkenin bu kadar sert çizgilerle ayrıştığı bir dönem, bir masa etrafından toplanın, biraraya gelin ve koalisyon kurun' dediğini belirten Çetin Osman Budak, "Fakat maalesef o koalisyon hükümeti kurulamadı ve 1 Kasım'da seçime gidiyoruz" dedi.

STÖ'lerin söylediklerinin toplumda etki yarattığını, ancak siyasette karşılık bulmadığını belirten Budak, "Artık STÖ'lerin çok da konuşmasının istenilmediği bir döneme geldik. Çok ciddi sıkıntılara düşen bir Türkiye ekonomisiyle karşı karşıya geldik. Döviz hareketleri ve büyük belirsizlikten dolayı yapılamayan yatırımlar, ertelenen tüketim üzerinden yapılan tahminlere göre kayıp 60 milyar dolar civarında. Yani seçimin Türkiye'deki 78 milyona maliyeti bu. Tekrar seçimin maliyeti de bu" dedi. 

OY KULLANMAYAN 230 BİN ANTALYALIYA ÇAĞRI

Antalya'da 230 bin kişinin yurttaşlık görevini yerine getirmediğini aktaran Budak, "Hangi partiye oy verirseniz verin sandığa gidin. Yurttaşlık görevini yerine getirmeniz gerekiyor" dedi.



Sayfa Adresi: http://buyukantalya.com/haber/CANDIR-BEKLENTIMIZ-ULKE-SIYASETININ-VASATLIKTAN-KURTULMASI/90718