ANSİAD Başkanı Ali Eroğlu, "İhtiyacımız birliktir, bütünlüktür, sulhtur, yatırım ve üretimin artmasıdır" diyerek 26'ıncı Dönem Milletvekilliği Seçimlerinin tüm yurtta demokratik bir ortamda, huzur içinde yüksek katılım ve olgunlukla gerçekleştirilmiş olmasından memnuniyet duyduğunu ifade ederek şunları söyledi;
"1 Kasım Milletvekilliği Genel Seçimleri sonucunda oy oranını önemli ölçüde artırarak iktidarını sürdüren Adalet ve Kalkınma Partisi’ni (AK Parti) ve TBMM'de temsil edilecek Cumhuriyet Halk Partisi’ni, (CHP) Milliyetçi Hareket Partisi’ni (MHP) ve Halkların Demokratik Partisi’ni (HDP) kutluyor, seçim sürecini bir an önce geride bırakıp, hükümetin göreve başlamasını bekliyoruz. Bu süreçte oylarını kaybeden partilerin çok ciddi değerlendirmeler yapıp güçlü ve yapıcı bir muhalefet yapısını kurgulama ihtiyacının olduğunu belirtmek istiyoruz.
Bugün ülkemiz için yeni ve umut dolu bir dönemin daha başlangıcıdır. Bugünden itibaren artık seçim tartışmalarını unutarak, sen ben tartışmalarını unutarak işimize bakmamız gerekmektedir.
İhtiyacımız birliktir, dirliktir, bütünlüktür. Sulhtur, huzurdur. Can ve mal güvenliği içinde insanların iş güç sahibi olmalarıdır. Yatırımın ve üretimin ve de istihdamın artmasıdır. Ekonominin büyümesi, refahın yükselmesidir.
“HEPİMİZ İÇİN BİRİNCİ GÜNDEM MADDELERİ İÇ HUZUR VE TERÖR, DEMOKRATİKLEŞME VE HUKUK SİSTEMİ VE EKONOMİK KALKINMA OLMALIDIR
Artık hepimiz için birinci gündem maddeleri iç huzur ve terör, demokratikleşme ve hukuk sistemi ve ekonomik kalkınma olmalıdır. İş dünyasının önünün açılması, sosyal hayatta ve demokratik açılımlarda reformların devamı, daha hızlı ve adil işleyen bir hukuk devleti yolunda, birlikte üreteceğimiz sinerjinin tekrar yakalanacağına inanıyoruz.
En kısa zamanda barış ve reform süreci öncelikli yeni bir döneme girmeliyiz. Bu dönemde birlik ve beraberlik içinde çalışmalıyız. Kaybedecek vaktimiz yoktur. Şimdi işe koyulup milletimizin ihtiyaçlarına cevap verme zamanıdır. İnanıyoruz ki bu sonuç, uzun zamandır duraksamış olan ekonominin yeniden ana gündem maddesi haline gelmesi ve hayata geçirilmesi gereken ekonomik ve yapısal reformlar açısından da önemli bir fırsat olacaktır. Yeni hükümetin programı ve bu programa dayalı olarak uygulamadaki öncelikleri çok önem taşımaktadır. Ekonomide yavaşlayan çarkı hızlandırmak kolay değildir. Ama bu bir zorunluluktur.
Artık, seçim atmosferini bir an önce geride bırakarak Türkiye’nin geleceğini düşünmek zorundayız. Ekonomi için istikrar çok önemlidir. Siyasal tartışmaları sonlandırıp işe güce odaklanmamız gerekmektedir. Küresel piyasalardaki gelişmeler ve içerideki siyasi belirsizlik nedeniyle 2015 ekonomide kayıp bir yıl olmuştur. Zaman kaybetmeden istikrarı sağlayan, ekonominin önünü açan üreticiyi destekleyen iç ve dış politikaların hayata geçirilmesini bekliyoruz.2016’yı da kaybetmek istemiyoruz.
Türkiye'nin önümüzdeki 4 yıl için atağa kalkacağına ve yeni süreçte yatırım ortamının daha da iyileşeceğine inanıyoruz. Yeni hükümet, yatırım ortamının iyileştirilmesi için adımlar atacaktır. Daha popülist söylemler yerine daha ciddi politikalar geliştirilecektir.
Öte yandan kutuplaşmanın, gerginliğin faturasını toplumun tüm kesimleri ödemektedir. Bu nedenle kurulacak AK Parti hükümetinin çözüm odaklı yaklaşımlarla tansiyonu düşürmesini bekliyoruz
Bu sonuçlar, aynı zamanda, mazlum milletlerin ülkemizden beklentileri bakımından da önemlidir. Özellikle Ortadoğu’da yaşanan sıkıntılar ile, kanlı teröre karşı mücadelede, daha etkin bir mücadelenin de yolunu açacaktır.
Seçimlerin ortaya çıkardığı bu tablonun ülkemiz, milletimiz, yeni meclisimiz ve akabinde kurulacak hükümetimiz için hayırlı olmasını diliyoruz.