CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer “Mesele ciddiye alınmıyor olmalı, yoksa güçlü hükümet bunu çoktan çözerdi” dedi
Geçen şubat ayında, sınırında 1 ay bekleyen 5 bin ton domatesi kotanın dolmasını ileri sürerek almayan Rusya, domates yüklü TIR’ların çıkış noktası Antalya Kınık Hali’ne dönmesi ve zayi olması sonrası kotayı 150 binden 200 bin tona yükseltmişti. Birkaç gün önce ihracatçılar birliklerinin üyelerine bir mesaj göndererek uyarıda bulunması sonucu iki ayın sonunda domates kotasının yine sınıra dayandığı öğrenildi. “26 Nisan 2020 itibariyle Rusya'ya domates ihracatında yıllık 200 bin tonluk kotanın yaklaşık 187 bin tonu doldu, yani en fazla 13 bin ton civarında bir ihracat daha yapılabilir” diyen CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer de hükümetin konuyla ilgili nasıl bir çalışma yürüttüğünü merak ettiklerini söyledi.  
NEDEN BU TAVRA MARUZ KALIYORUZ?
Rusya’nın 2015’teki uçak krizi sonrasında Türkiye’den yaptığı domates alımını 2016’da durdurduğunu 2017’de 50 bin tonluk kota belirlediğini hatırlatan CHP’li Özer, “Rusya bu kotayı 2018’de 100 bin tona, Mayıs 2019’da 150 bin tona, 26 Şubat 2020’de ise 200 bin tona çıkardı. Peki, Türkiye neden bu tavra maruz bırakılmaktadır?” dedi. Kotanın artık tümden kaldırılması gerektiğini söyleyen Özer hükümete seslendi: “Bu konu can sıkıcı hale gelmiştir. Bizce siz bu kota meselesini ciddiyetle ele almıyorsunuz, yoksa güçlü hükümet 2017’den beri devam eden bu sorunu şimdiye kadar çoktan çözmüştü! Bu kotanın kaldırılmasına ilişkin çalışmalarınızı daha kararlı bir şekilde yürütmek sizin göreviniz. Üreticimizi, ihracatçımızı, ticari saygınlığımızı korumak zorundasınız!” 
ELİMİZDEKİ EN BÜYÜK PAZARI KAYBEDEBİLİRİZ
Türkiye’nin yıllardır toplam domates ihracatının yüzde 60’ını Rusya’ya yaptığını belirten Özer, “Bu oran 2015’te yüzde 62’ydi. O yıl Rusya’ya yaklaşık 337 bin 500 ton domates ihraç edildi” dedi. Uçak krizi sonrası Rusya’nın kendi domatesini üretmeye karar verdiğini ifade eden CHP’li Özer, ileride Rusya pazarının kaybedilebileceğine dair bir de uyarıda bulundu: “Rusya Tarım Bakanlığı’nın 2018’deki raporuna göre modern seralarında üretim kapasiteleri 52 bin ton. Türk ihracatçılarımız Rusya’nın 60 bin dönüme yakın serada üretim planladığını söylüyor. Kısacası Rusya ihtiyacını karşılama yolunda hızla ilerliyor. Bu da, elimizdeki en büyük pazarın yitirilmesi anlamına geliyor. Bu noktada ileriye dönük planlama yapmalıyız. Yeni pazarlar bulmak gerekebilir.”