Danıştay 14'üncü Dairesi'nin, Antalya'nın Kumluca ilçesi sınırlarında Beydağları'nın 3086 metrelik zirvesi Kızlar Sivrisi'nden doğan ve 75 kilometre kat edip Akdeniz'le buluşan Alakır Nehri boyunca uzanan vadinin '1. derece sit alanı özelliklerine sahiptir' kararını onaması, çevrecilerde sevinç yarattı. 

4'ü çalışır durumda 8 HES projesinin bulunduğu Alakır'da HES karşıtı mücadelenin bileşenlerinden Karacaören Doğa, Kültür, Turizm, Tanıtma ve Dayanışma Derneği (KADOK) başkanı Mehmet Başar kararı, "Sevincimizi ifade edecek sözcükleri bulmakta zorlanıyoruz" diyerek karşıladı. Başar, kararı "Bölgemizi olası korkunç bir yıkımdan kurtarmak için yürüdüğümüz yolda, en önemli mihenk taşlarından biri olmuştur" sözleriyle değerlendirdi. 

KADOK adına yapılan yazılı açıklamada Alakır Vadisi ve havzasının Batı Akdeniz'deki en önemli gen depolarından biri olduğu vurgulanırken, Danıştay'ın son aldığı kararın 4 yıllık bir mücadelenin ürünü olduğu belirtildi. Bu sürecin KADOK ve mücadelenin diğer aktörlerinin Antalya Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu Başkanlığı'nın 23 Şubat 2010 tarihinde 'Alakır Nehri'nin doğduğu yerden, denize döküldüğü son 2.5 km kadar olan kısma kadar 1. derece doğal sit alanı ilan edilmesine' ilişkin yaptıkları başvurunun reddiyle başladığının belirtildiği açıklamada, kararın iptali için Antalya 3'üncü İdare Mahkemesi'nde, 23 Mart 2010 tarihinde dava açıldığı kaydedildi. Yargılama sonunda Antalya Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu Başkanlığı kararı iptal edildi. İptal kararı karşısında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Danıştay'da temyiz yoluna gitti. Sürecin sonunda Danıştay 14'üncü Dairesi, Bakanlığın temyiz başvurusunu reddetti ve Antalya 3. İdare Mahkemesi'nin verdiği 'Alakır Vadisi 1. Derece sit alanı özelliklerine sahiptir' kararını onadı.

Açıklamada böylece vadinin 'sit alanı ilan edilmesi' kararının kesinleştiğine vurgu yapılırken, bu kararla Alakır'da mücadelenin bitmediği, farklı bir rotada, farklı argümanlarla devam edeceği vurgulandı. Süreç bundan sonra bölge mahkemelerine ve ilgili kurumlara gerekli başvurular yapılarak vadinin 'Doğal Sit' ilan edilmesi prosedürünün tamamlanması üzerinden gelişecek. Açıklamada bu süreç ve sonrasında vadide yapılması planlanan bütün yatırımların yeniden gözden geçirilmesi gerekeceği belirtilirken şu ifadelere yer verildi:

"Alakır Nehri'nin kaynağına yakın bölümlerde yapılmak istenen Alakır 1 ve Alakır 2 HES projelerinin sürmekte olan ÇED süreçleri vardır ve bu süreçler yeni karar ışığında farklı bir yöne girmek durumunda kalacaktır. Keza, Çaltı Köyümüz sınırlarında yapılmak istenen Dereköy HES projesine, Çevre ve Şehircilik Antalya İl Müdürlüğü tarafından verilmiş olan 'ÇED Olumlu' kararına karşı sürmekte olan bir davamız vardır. Bu davanın da yeni durum ışığında görülmesi için gerekli başvurularımız ivedilikle yapacağız."