Nilgün Bilal

Yaşam Armağan Etmek

30 Kasım 2020 Pazartesi

“İyi şeyler planlandığında kötü şeyler kendiliğinden olur” demiş P.Crosby.
Yaşama ilişkin planlarımız, hayallerimiz hep böyle değil midir? Hepimizin kendimiz
ya da sevdiklerimiz için hayalleri, planları hep daha iyi daha güzel üzerine
kurulmakta… Ancak hayatımızda hiç ummadığımız bir anda, her şey başarıya,
mutluluğa, güzelliklere göre planlanırken katlanılması çok zor acılarla
karşılaşmak ender bir durum değil; hastalık, ölüm… Hayatla ilgili planlarımızı
yaparken hiçbir zaman hastalanmak ya da ölüm bu plana dahil edilmez. Aklına
gelse bile insanın hemen uzaklaştırmaya çalışır zihninden. Ama bu acı insanın
karşısına ansızın çıktığında hayatla ilgili tüm detaylar bir kenara bırakılır ve o
andan itibaren hayatın tek anlamı hayatta ve sağlıklı kalmaktır artık.. Bu acılara
kimi zaman çare yoktur, kimi zaman da sizin çaresizliğiniz başkasını çaresizliğine
çözüm olabilir. Hem de hiç tanımadığınız, nerede olduğunu, kim olduğunu,
bilmediğiniz birine çare olmak, yaşam vermek: dünyadaki en paha biçilmez şeydir
bu. Yaşam vermek… uçuruma yuvarlanan birine tutunacağı bir dal uzatmak ve onu
ölümden kurtarmak..: ORGAN BAĞIŞLAMAK.. Kimin ne zaman nerede yoluna
çıkacağı belli olmayan , insan olmanın, diğer insanları sevmenin ve yaşamı sona
ererken bile paylaşmayı bilen ulvi insanların gösterdiği kahramanlık davranışı. ….
ORGAN BAĞIŞI kimi ilgilendiriyor; hepimizi, tüm toplumu… Hiç
ummadığımız bir anda kendimiz ya da sevdiklerimizin hayatının kurtulmasının tek
yolu bir organın bağışlanması olabilir…. Ya da bir gün sizin veya yakınınızın kaybı
başka insanlara yaşam armağan edebilir. Ülkemizde şu an yaklaşık 23 bin kişi
organ bağışı ile yaşama tutunmayı bekliyor. Her gün bu hastaların bir kısmı organ
bağışı sayesinde hayata dönebilecek, hayata dönmekle kalmayıp tamamen sağlıklı
bir birey olarak yıllarca yaşamını sürdürebilecekken maalesef kaybediliyor. Diğer
yandan her gün kaza, yaralanma ya da tedavisi mümkün olmayan hastalıklar
nedeniyle onlarca insan kaybediliyor. Biz organ nakli koordinatörlerinin bütün
çabası ise çaresi olmayıp kaybedilmiş yaşamlardaki kayıplar ile çaresi olan yani
ORGAN NAKLİ ile hayata dönme şansı bulunan yaşamları kazanabilmek. Ölen
insanların organlarının toprak altında yok olması yerine her birinin bir yaşam
olarak dünyada kalması…… Çocuklar, anneler, babalar…..sayısız insan kalp, akciğer
, karaciğer, böbrek, pankreas gibi organları bekliyor, beklerken umutsuz zor anlar
yaşıyor ya da hızla hayatını kaybediyor.
2019 yılında ülkemizde hayatını kaybedip organları kullanılmaya elverişli
olan kişilerden sadece 619 kişisinin organları bağışlanmış ve yaklaşık 2000
hasta bağışlanan organlarla yaşama , sağlığa kavuşmuştur. 2020 Yılında ise
malum insanlığın üzerine sanki kara bulut gibi inen COVİD-19 Pandemisi
nedeniyle bağışlanacak organların kaynağı olan yoğun bakımlarımız çoğunlukla
Covid kaynaklı hastalar ile dolu olduğu için organları kullanılmaya uygun verici
adaylarının oranı %50, organ bağış oranı ise bir önceki yıla göre %8 oranında
azalmıştır . Bu durum gösteriyor ki toplum olarak zaten yetemediğimiz organ
bekleyen hastalara pandemi döneminde daha da yetersiz kalıyoruz.
İnsani, dini, tıbbi, sosyal ve yasal açıdan hiç bin sakıncası olmayan, tek
amacı “Yaşam Armağan Etmek “ olan ORGAN BAĞIŞLAMAYA tüm toplumu,
organ nakli ile yaşama, sevdiklerine kavuşabilecek olan binlerce hasta adına
davet ediyoruz.
Organ Bağışı yaparak hayatları sona erdikten sonra tanımadığı insanlara
yaşam armağan eden tüm kahramanları
Rahmetle ve Saygıyla anıyoruz……

Not: TC Sağlık Bakanlığı Organ ve Doku Nakli verileri esas alınmıştır. 30/11/2020