Türk Time dergisi tarafından 2012 yılında 'Yılın Mücadale Adamı' seçilen başmüfettiş İlter Kuşoğlu hakkında, 'görevi kötüye kullanma' suçlamasıyla Antalya 26'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, Kuşoğlu'nun avukatı Hasan Baş katıldı. Kuşoğlu adliyeye gelmesine rağmen duruşmaya katılmadı. 

Hasan Baş, müvekkili hakkındaki davaya konu olayın bir mücevherat kaçakçılığıyla ilgili olduğunu belirterek şöyle dedi:

 "25 Ekim 2012 tarihinde bayram olmasına rağmen, gelen ihbar üzerine İstanbul'dan Antalya'ya gelmiştir. İhbara konu ise herşey dahil 99 Euro tatil yapan turistlerin yurtdışına çıkarken mücevherat ile döndükleri ve kara para aklandığına yöneliktir. Bununla ilgili istihbari çalışma yapılıp araştırma aşamasındayken, bir kişinin yurt dışına çıkacağı bilgisi gelmiştir. Müvekkilim işin aciliyetine binaen adı geçen Alman firma genel müdürü Horst Zsifokovist'i bir odaya çağırarak, kendisine 99 Euro ile nasıl turist getirebildiklerini sormuş. Daha sonra ise uçağı kalkacağı için başka soru sormadan uçağına bindirilerek gönderilmiştir. Ancak Horst Zsifokovist'in Almanya'dan gönderdiği bir dilekçe ile müvekkilim hakkında dava açılmıştır." 

'HEDEF ALANLAR PARALEL YAPI'

Hasan Baş, bu suçlamanın ardından Kuşoğlu'nun önce başmüfettişlik görevinden alınarak uzman olarak atandığını, daha sonra istifa etmiş sayıldığını belirtti. Avukat Baş, Kuşoğlu'nun mahkeme kararıyla görevine iade edildiğini aktardı. Avukat Baş, ayrıca müvekkili İlter Kuşoğlu'nun kabine dışı kalan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı hakkında, savcılığa verdiği suç duyurusunu da mahkemeye delil olarak sundu. Hasan Baş, İlter Kuşoğlu'nu hedef alanların tamamının 'paralel yapı' olduğunu iddia etti.

Hasan Baş'ın basın mensuplarına veridği belgelerde ise şu ifadeler yer aldı:

"O Türkiye'deki kaçakçıların, simsarların, tüyü bitmemiş yetim hakkı yiyen haramilerin korkulu rüyası, mert, cesur, yürekli devlet adamı ve bürokrat anonsu ile 2012 yılında 'Yılın Mücadale Adamı' ödülü takdim edilen, ihbara rağmen Türkiye çıkışı sağlanan milyonlarca euro'luk eroinin yakalanmasını sağlayan, Cilvegözü sınır kapısındaki 13 kişinin yaşamını yitirmesine, onlarca kişinin de yaralanmasına sebebiyet veren patlama öncesinde sınır kapılarındaki illegal faaliyetler başta olmak güvenlik zafiyetlerini gözler önüne seren raporu sonrasında kim oldukları bilinmeyen ve nasıl gerçekleştirildiği anlaşılmayan Bakanlık üst düzey yöneticileri hakkında eleştiri, aşağılama ve hakaret suçlamasıyla suçlanmıştır." 

Duruşma 12 Aralık tarihine ertelendi.