Yıllar içinde biriken tazminatları, ödenmeyen maaşları ve ikramiyeleri için son 2 aydır olağanüstü günler geçiren vakfın 31 çalışanı ayaklanarak "Faturayı çalışanlar değil AKSAV'ı batıranlar ödesin" dedi.

Antalya Kültür Sanat Vakfı (AKSAV), 50 yıllık bir tarihi geride bırakan Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin organizasyonu için 1995 yılında, Büyükşehir Belediyesi'nce 'Altın Portakal Kültür ve Sanat Vakfı' adıyla kuruldu. Vakfın kuruluşuna Antalya'nın iş, politika, medya ve kültür-sanat alanında tanınmış isimlerinin de aralarında bulunduğu 116 kişi imza attı. Vakıf, Eylül 2002'den sonra 'Antalya Kültür Sanat Vakfı' adını alırken, kurucular kurulu da 126 kişiye ulaştı.

KİMSE YOKTU ONLAR VARDI

Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'yle birlikte 17 yıllık birikime sahip Altın Portakal Şiir Sempozyumu'nun düzenleyici kuruluşu AKSAV'ın, bugün yeni yönetiminin seçileceği olağanüstü genel kurulu katılım olmadığı için yapılamadı. Vakıf, 24 Mayıs Cumartesi günü çoğunluk aranmaksızın genel kurulunu toplayacak. Fakat o genel kurulda da yeni bir AKSAV yönetiminin oluşması beklenmiyor. Bugün hiçbir kurucusunun katılmadığı genel kurulun yapılacağı Antalya Kültür Merkezi'nin (AKM) Perge Salonu'nda sadece AKSAV çalışanları vardı. 

'EVE GİTMEK UTANÇ HALİNE GELDİ'

AKSAV'ın ve Altın Portakal'ın teknik ve idari işlerde görevli 31 personeli bulunuyor. Çalışanlarını ifadesiyle en yüksek maaşın 2 bin TL olduğu, ortalama maaşların asgari ücret seviyesinde ödendiği vakıfta son 6 aya ait maaşlar yatmadı. Üstelik son 5 yılda zam da alamayan AKSAV çalışanı, yaşadıklarını sıkıntıyı "Eve ekmek götüremiyoruz. Eve gitmek utanç haline geliyor" sözleriyle anlattı. İşçiler, sorunlarına çözüm bulmak için Pazartesi günü Cam Piramit çıkışında Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in yolunu kesti, yaşadıklarını anlattı. Çalışanlar, Başkan Türel'in kendilerine "Personeli mağdur etmeyeceğiz ama tazminatlar konusunda, hukuki anlamda da yapacak bir şey yok" dediğini aktardı. 

'FATURAYI BATIRANLAR ÖDESİN'

Mustafa Koç, AKSAV ve Altın Portakal Film Festivali'nde basın sorumlusu olarak çalışıyor. AKSAV'a aralıklarla 10 yıl çalıştığını anlatan Koç, "Vakıf bugün geldiği noktada mali olarak iflas etmiş durumdadır. Bunun kurtulma şansı yok" dedi. Koç, bunun faturasının ise yıllarını vakfa vermiş personele çıktığını savundu. Vakıfta 18 - 20 yıllık çalışanların bulunduğunu belirten Mustafa Koç, "Kıdem tazminatlarımız var, birikmiş alacaklarımız var, ödenmemiş ikramiyeler var. Eğer bir vakıf yönetimi oluşmaz ve bizim çıkışlarımız verilmezse alacaklarımızı tahsil edebileceğimiz AKSAV'ın varlığı da yok" diye konuştu. 

'HESAPLARINA BİZİ KURBAN ETMESİNLER'

Hüseyin Kara, AKSAV'da 6 yıl önce çalışmaya başladı. Teknik müdür olan Kara, AKM'den Cam Piramit'e tüm salonların teknik olarak kusursuz hale getirilmesinden sorumlu. Kara, AKSAV çalışanlarının yaşadığı sıkıntıların kaynağının, AKSAV'da bir temayül olarak yerleşen, yeni seçilen büyükşehir belediye yönetiminin vakıf idaresini devralmamasından kaynaklandığını savundu. AKSAV'da yaşanan kişisel çekişmelerin Başkan Menderes Türel'i bu noktaya getirmiş olabileceğini belirterek açık bir kapı da bırakan Kara, "Şu çok açık, onlar hesaplarını görürken işçiyi, çalışanı mağdur etmesinler" dedi. 

'TIRNAKLARI GEÇİRDİLER VAKFI BIRAKMIYORLAR'

Vakfın kullandığı AKM'nin idari sorumlusu olarak çalışan Aysun Yalçın da yaşadıkları sıkıntıların, tepede dönen siyaset üzerinden gündeme getirilmesine karşı çıktığı konuşmasında şunları söyledi: "Orada AKSAV'a ilişkin her şey konuşuluyor ama içlerinde tek bir şey yok, çalışanlar. Birileri tırnağını geçirmiş, vakıf koltuklarını bırakmak istemiyor." Yalçın bununla birlikte Mayıs ayı sonunda AKSAV'ın AKM'yi de tahliye edeceğini belirtti. Aybaşında gelen bir yazıyla 10 gün içinde AKM'nin boşaltılmasının Büyükşehir Belediyesi'nce istendiğini anlatan Yalçın, "Görüşmelerle ay sonuna kadar kalıyoruz. Fakat sonrasında nereye gideceğiz, bilmiyoruz" dedi. 

'ALTIN PORTAKAL'IN HAFIZASI DA YOK OLUYOR'

Hülya Özyol, aralıklarla 10 yıldır AKSAV'da çalışıyor. Bir dönem AKSAV Genel Sanat Yönetmenliği görevini de üstlenen Özyol, AKM'nin tahliye edilmesi sürecine farklı bir açıdan yaklaşıyor. AKSAV ve Büyükşehir Belediyesi'nin iç içe geçmiş yapısına dikkati çeken Özyol, "Burada çalışan teknik arkadaşlar, sadece AKSAV'a çalışmadı. Büyükşehir Belediyesi'nin elemanı gibi, burada her etkinlikte görev aldı. İki kurum o kadar iç içe ki, 'Çık' demek o kadar kolay olmuyor. Personel çekildiği zaman buradaki etkinlikler ne olacak" sorusunu yöneltti. Özyol, sonunda belki de AKSAV'ın tasfiyesiyle tamamlanacak süreciyse şöyle değerlendirdi:

"50 yıllık geçmişine rağmen Altın Portakal'ın birinci derecede sorunu, kalıcı ve kaliteli bir festival ekibini oluşturamaması ve dolayısıyla kurumsallaşamamasıdır. Festivalleri kurumsallaştıran en önemli unsur kalıcı bir festival ekibidir. Bu ekibin yerel seçimler nedeniyle her beş yılda bir değişmesi, hem festival hafızasını yok etmektedir hem de 5 yıl içinde işi öğrenen profesyonelleşen kadronun dağılmasına sebep olmaktadır. Bu durum sadece bizler açısından değil sinema sektörü açısından da sıkıntılıdır. Çünkü onlar da her beş yılda bir farklı muhataplarla karşılaşmaktadır."

İŞÇİLERİN ÇÖZÜMÜ

AKSAV'ın 31 çalışanı, haklarını alarak vakıftan ayrılma konusunda bir çözümü değerlendiriyor. Onlara göre, AKSAV'ın Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in, belediye başkanlığının ilk döneminden kalan 2 milyon 900 bin TL tutarında alacağı var. Buna ilişkin mahkeme sürecinin devam ettiğini anlatan çalışanlar, duruşmanın Eylül ayına ertelendiğini söyledi. Son duruşmada tanıkların dinlendiğini ve şu aşama her şeyin AKSAV lehine geliştiğini anlatan çalışanların ortak bir çağrısı var: İşçiler o çağrıyı "Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, bu borcu kabul edip davadan feragat etsin. Kendisi AKSAV yönetimini almak istemeyebilir ama bu para bizim geleceğimizi kurtaracak" şeklinde dile getirdi. 

AKSAV çalışanları, kendi çözüm yollarını ortaya koyarken son 2 yıl içinde emekli olan 3 arkadaşlarının da emekli ikramiyelerini alamadığını son söz olarak ekledi.