Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) Antalya'da toplanan 30'uncu Avrupa ve Orta Asya Bölgesel Konferansı, Bakan Çelik ve FAO Genel Direktörü Jose Graziano da Silva'nın ortak basın toplantısıyla tamamlandı. Bakan Çelik, toplantıda başta sürdürülebilir kalkınma hedefleri ve 2016 Dünya Bakliyat Yılı başta olmak üzere, bölgeyi ilgilendiren konuları ele aldıklarını ve istişarelerde bulunduklarını söyledi. Eylül ayında BM'de dünya liderlerinin 2023 yılı için yeni ve kapsamlı 17 temel sürdürülebilir kalkınma hedefi belirlediğini hatırlatan Çelik, "Bu 17 hedefin 2'ncisi 2030 yılına kadar açlığı tamamen yok etme hedefidir. Dünyada 800 milyon aç, 500 milyon ise obez insan yaşamaktatır. Bir yanda sefaletin, bir yanda sefahatın olduğu bir dünyada hiç kimsenin güvende olmadığını belirtmek istiyorum" dedi.
2 SANİYEDE 7 DEKAR TARIM ARAZİSİ YOK OLUYOR
Yapılan projeksiyonlara göre 2050 yılında nüfusu beslemek için tarımsal üretimin yüzde 60 artması gerektiğine dikkat çeken Bakan Çelik, ancak bu gerçek karşısında dünyada tarım arazilerinin küçüldüğünü ve yok olduğunu söyledi. Her 2 saniyede bir futbol sahası büyüklüğünde, 7 dekar tarım arazisinin yok olduğunu kaydeden Çelik, "Eğer gelecek nesiller için sürdürülebilir gıda arzını sağlayamazsak dünyamız kitlesel insan göçlerine sahne olabilecektir" dedi. Böylesine ağır bir tablonun yaşanmasını önlemek için 2030 sürdürülebilir kalkınma hedeflerini önemli bir pusula olarak gördüklerini belirten Çelik, bu hedeflere ulaşmak için gıda güvenliğinin önemli bir yere sahip olduğu konusunda konferansta uzlaşı sağlandığını söyledi.
Sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılması için mevzuatta yapılacak düzenlemeler, arazi toplulaştırması, bioçeşitliliğin korunması, doğru tarımsal uygulamaların yaygınlaştırılması, tarımsal ARGE, gıda kayıp ve israfın azaltılması, küçük işletmelerin devamlılığının sağlanması ve özel sektörün rolü gibi konuların önemli unsurlar olduğuna dikkat çekildiğini belirten Çelik, konferansta ayrıca Slovenya'nın teklifiyle 20 Mayıs'ın Dünya Arıcılık Günü olarak kabul edilmesi konusunun 2017 BM gündemine taşınması konusunda mutabakata varıldığını söyledi.
Tarım ve tarımsal üretimin insanlığın en temel uğraşı alanı olduğunu ve ülkelerde milli gelirden pay alma konusunda çiftçilerin en dezavantajlı durumda olduğunu belirten Çelik, tarım dışı konuların tarım kesimine fatura edilmesinin yanlış olduğunu savundu. Çelik, Türkiye olarak üretim politikalarını bir kez daha gözden geçirdiklerini ve arazi şartları, imkanlar doğrultusunda 2017 yılı destekleme politikalarını Eylül ayında açıklayacaklarını belirtti.
ÇOK BAŞARILI BİR KONFERANS
FAO Genel Direktörü Jose Graziano da Silva, çok başarılı bir konferansı geride bıraktıklarını belirterek, konferansa bölgedeki 53 ülkeden 42'sinin katıldığını, ayrıca Avrupa Birliği'nin de konferansta temsil edildiğini aktardı. Da Silva, 180 delegenin yer aldığı konferansta ayrıca 131 katılımcı ve 23 gözlemcinin mevcut olduğunu söyledi.
Konferansta tarım sektörünün sürdürülebilirliğine yönelik endişelerin dile getirildiğini aktaran da Silva, "Bununla birlikte tarımın, sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleştirmesinde de rolü var. Bu çerçevede iklim değişikliğinin bölgedeki etkilerini, ülkelerin yaşamakta olduğu kuraklığı, seli konuştuk ve bunlara yönelik yapmayı planladığımız noktaları birlikte tartıştık" diye konuştu.
Ayrıca konferansın bölgede önemli bir endişe olarak ortaya çıkan beslenme konularının da altını çizdiğini aktaran da Silva, "Bununla birlikte gıda güvenliğine yönelik çok başarı yaklaşımlar da belirleniyor. Bölgede şu anda beslenme yetersizliği olan insanlarını sayısını yarıya indirmeyi başardık. Obez kişilerin sayısı artıyor. Bölgede her iki yetişkinden biri fazla kiloya sahip ve obez. FAO beslenme konularını bir öncelik olarak belirleyerek bölgede bununla ilgili çalışmalar yürütecek" diye konuştu.