Hasan Hami Yıldırım, gölün kuruyan kısımlarına Keçiborlu ve Senir belediyelerince açılmış kanallarla kanalizasyon, Isparta OSB'den açılan bir kanalla da kirli atık bırakılması konusunu TBMM gündemine taşıdı. Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun yanıtlaması için TBMM'ye soru önergesi veren Hasan Hami Yıldırım, Burdur Gölü'nün Türkiye'nin yedinci büyük gölü olduğunu, 100'den fazla kuş türü barındırdığını hatırlattı. Yıldırım, göl yataklarına yayılan kanalizasyon atıklarına ve göldeki doğal yaşamın yok oluşuna dikkati çekti.
Gölün Burdur için yaşamsal önem taşıdığını, sağladığı nem ve olumlu iklim koşulları ile çevresinde yapılan tarım ve hayvancılığa katkı sağladığını belirten Hasan Hami Yıldırım, gölün 1994 yılından bu güne Türkiye'nin Ramsar Sözleşmesi kapsamında korunan 14 sulak alanından biri olmasına rağmen bugün kanalizasyon atıklarından söz edildiğine işaret etti.
BİR AN ÖNCE DENETİMLER YAPILMALI
Kuraklık tehlikesinin yaşandığı Burdur'da, gölün su seviyesinin 12 metre azaldığını ve suyun çekildiğini aktaran Yıldırım önergesinde, "Ayrıca Keçiborlu ve Senir yerleşmelerince açılmış kanallarla kanalizasyon atığı bırakıldığı, Isparta Organize Sanayi Bölgesi'nden açılan bir kanalla da kirli atık bırakıldığı iddiaları kamuoyuna yansımıştır. Eğer iddialar doğruysa, yetkili kurumların bir an önce denetimler yaparak önlem alması gerekmektedir" dedi.
YETKİLİ KURUMLAR İLGİSİZ
Yetkili kurumların ilgisizliğinden yakınan Yıldırım, Burdur'daki bazı dernek ve sivil toplum kuruluşlarının konuyu defalarca gündeme getirmelerine rağmen seslerini duyuramadığını söyledi. Yıldırım iki bakandan; Keçiborlu, Senir ve OSB'nin açılan iki hattan göl yatağına kanalizasyon ve kirli atık bıraktığı iddiaları, Bakanlığın bu yöndeki çalışmaları, Senir'in göle yakın kısmında çok sayıda ahır yapılması, kurumuş göl yatağına hayvan atıklarının ve inşaat molozlarının atılması, Burdur Gölü'ndeki su çekilmesi konularında bakanlıklarının çalışma ve tedbirlerine ilişkin açıklama istedi.
DİKKUYRUKLARI UNUTMADI
Türkiye'nin uluslararası Ramsar Sözleşmesi kapsamındaki 14 sulak alandan biri olan Burdur Gölü'nün korunmasına yönelik sulak alan yönetim planı ve uygulamalarını da soran Yıldırım, ayrıca nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Dikkuyruk ördekleri ve Burdur dişli sazanının korunmasıyla ilgili bir çalışma varsa, bunun da açıklanmasını istedi.
DERNEK SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Kuraklık tehlikesinin yaşandığı ve bu hızda devam etmesi halinde 20 yıl sonra kuruyacağı öngörülen Burdur Gölü'nün yakın zamanda kuruyan kısımları, kanalizasyon atıklarıyla dolu. Burdur Gölü'ne Hayat Verelim Derneği, yaklaşık 1 yıldır yürüttüğü araştırmalar sonucu gölün durumunu saptayarak, Isparta Valiliği, Isparta Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve DSİ Isparta Bölge Müdürlüğü hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda, Burdur Gölü'ne kıyısı olan Isparta'nın Keçiborlu ve Senir belediyelerinin, açılan iki hattan göl yatağına kanalizasyon atığı bıraktığı belirtildi. Ayrıca Isparta Organize Sanayi Bölgesi'nden, yine bir kanalla temiz olmadığı belirtilen atık suyun tarlalara verildiği öne sürüldü.