ATSO Başkanı Davut Çetin ev sahipliğini yaptığı törene Bakan Çavuşoğlu'nun yanı sıra milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri, Antalya Vali Vekili Yalçın Sezgin, Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Büşra Dirgen Özdemir, İl Emniyet Müdürü Mehmet Murat Ulucan, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, oda ve birlik başkanları ile davetliler katıldı..
Törene katılan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Bakan Çavuşoğlu, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'nın kuruluşunun 140. yıl dönümünü kutlayarak başladığı konuşmasında, Antalya'yı dünya çapında bir marka yapmak için hep birlikte çalışacaklarını söyledi.

ADF kurumsallaşıyor
Antalya Diplomasi Forumu'nun (ADF) henüz ikinci yılında Antalya'yı küresel konuların konuşulduğu bir merkez haline getirdiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, “Tüm dünyanın Antalya'yı konuştuğu bir etkinlik düzenledik. 17 Devlet ve Hükümet Başkanını, 80 bakanı ve 40 üst düzey uluslararası teşkilat temsilcisini ağırladık. Ayrıca, çok sayıda akademisyen, düşünür, fikir insanı, Forum için Antalya'mıza geldi. Misafirperverliğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. İnşallah daha ikinci yılında Davos gibi, Münih Güvenlik konseyi gibi inisiyatiflerle kıyaslanmaya başladı, 3. Yılında onları da geçeceğimize inanıyoruz. Ayrıca ADF'yi kurumsallaştırmak için yasal çalışma artık son noktaya geldi. Vakıf kuruluş kanunuyla ilgili tasarı üzerinde son çalışmaları tamamladık, Cumhurbaşkanlığına gönderdik. Cumhurbaşkanımız Gazi Meclisi'mize gönderdiği zaman, milletvekillerimizin destekleriyle inşallah vakıf kanunumuzu meclisten geçirdikten sonra kurumsallaşacağız” dedi.

“Rusya'ya uygulanan sert yaptırımlar dünya ekonomisinin büyüme tahminlerini alt üst etti”
Son dönemde salgın ve savaşla dünyanın küresel ekonomisinin sarsıldığına işaret eden Bakan Çavuşoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Son dönemde küresel ekonomi iki büyük krizle sarsıldı. Birincisi küresel salgın, diğeri Rusya-Ukrayna savaşı. Ekonomi literatüründe bunlara ‘Siyah Kuğu' diyorlar. Beklenmeyen ama gerçekleştiğinde küresel sistemde köklü değişiklikler oluşturan krizler bunlar. Küresel salgın ciddi bir ekonomik bunalımı tetikledi. Bu kriz önce kapanmalar nedeniyle arz kaynaklı olarak başladı. Sonra talep kaynaklı olarak devam etti. Bunun etkileri tüm dünyada hissediliyor. En önemli sonucu küresel enflasyondaki artış. Bugün tüm dünyanın ortak sorunu bu maalesef. Almanya'nın 2022'de 2. Dünya Savaşından sonra ilk kez çift haneli enflasyonla karşılaşabileceğinden bahsediliyor. Almanya ve İngiltere'de 30 yılın, ABD'de 40 yılın en yüksek enflasyon rakamları gerçekleşti. Aşının bulunması ve pandeminin etkilerinin azalmasıyla, küresel büyüme tekrar başlamıştı. Tam bu sırada Rusya-Ukrayna savaşı patlak verdi. Rusya'ya uygulanan sert yaptırımlar dünya ekonomisinin büyüme tahminlerini de alt üst etti.”

“Tüm zorluklara rağmen, geçen yıl yüzde 11 büyüdük”
Bakan Çavuşoğlu, krizden Türkiye'nin de etkilendiğini belirterek, “Tüm dünya gibi biz de zorluklarla karşı karşıyayız. Ancak, bu zorlukları da yine Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde güçlü bir hükümet ve istikrarla aşacağız, aşıyoruz. Üretimle, ihracatla, hizmet sektörüyle, turizmle büyüyen bir ülkeyiz. Ülkemizi dış yatırımlar için bir cazibe merkezi haline getirdik. İktidarımız döneminde 2003-2020 arası ülkemize gelen dış yatırım miktarı 225 milyar dolar oldu. Bizden önceki 23 yılda toplam rakam yabancı sermaye sadece 15 milyar dolardı. Tüm zorluklara rağmen, geçen yıl yüzde 11 büyüdük. Bu rakam G20, AB ve OECD'de en yüksek oran. Cari işlemler açığını düşürdük. 2021'de cari açık yaklaşık 21 milyar dolar azaldı. Milli gelire oranı yüzde 1,9 oldu. 2021 yılında 2,1 milyon yeni istihdam sağladık. Bunları girişimci ve yatırımcılarımız sayesinde başardık. Toplam istihdam 29,9 milyon kişi oldu. Pandemi sırasında sağlık başta olmak üzere temel kamu hizmetlerini aksatmadan yürüttük. Çok ciddi bir sınamayla karşı karşıya tüm dünya” ifadelerini kullandı.

“Ukrayna savaşında hala 70 civarında vatandaşımız var”
Krizlerdeki tahliyelerde dünyaca öncü ülkelerden olduklarını ifade eden Çavuşoğlu, şunları söyledi:
“Pandemi, Afganistan ve Ukrayna krizlerindeki tahliyelerde dünyada öncü ülkelerden olduk. 100 binden fazla vatandaşımızı 165 ülkeden pandemi zamanında tahliye ettik. Ukrayna savaşında hala 70 civarında vatandaşımız var. Bunların 30 tanesi Mariupol'da. Bugün onları da çıkarmaya çalışıyoruz. Uluslararası örgütlerle işbirliği yapıyoruz. Çünkü ilk defa bir sessizlik ve geçici ateşkesten bahsediyoruz gerçek anlamda. İki ülke arasında ateşkesin tesis edilmesi ve kalıcı bir barışa doğru adım atılması konusunda çabalar kadar, insani konularda da Türkiye olarak çaba sarf ediyoruz.”

“Bulunduğumuz coğrafyanın zorluklarının farkındayız”
Krizlerin fırsatları da beraberinde getirdiğini ve bu fırsatlardan yararlanmak için hazırlıklı olmak, pro-aktif davranmak ve yön vermek gibi üç önemli unsura sahip olunması gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, “Türkiye olarak hazırlıklıyız; çünkü güçlü bir liderliğimiz, köklü kurumlarımız ve tecrübemiz var. Bulunduğumuz coğrafyanın zorluklarının farkındayız. Bizi hedef alan, ekonomi veya güvenlik kaynaklı her türlü tehdide karşı koyacak kapasitemiz var. Hazırlıklı olmak gerekli ama yeterli değil. Aynı zamanda, pro-aktif davranmak zorundayız. Girişimci olmak zorundayız” dedi.

“Salı günden bu yana bu müzakerelerle ilgili olumlu adımlar ve açıklamalar iki taraftan da gelmeye başladı”
Ukrayna-Rusya savaşındaki barış müzakereleri için Türkiye olarak hemen inisiyatif aldıklarını hatırlatan Çavuşoğlu, “Savaşın başlamasından sonra Rusya ve Ukrayna Dışişleri Bakanları ilk kez Antalya'da bir araya geldi. Tüm dünyanın gözü Antalya'mızdaydı. Ardından Salı günü, müzakere heyetleri de Belarus dışındaki ilk görüşmelerini yüz yüze İstanbul'da yaptı. Müzakerelerde ilk anlamlı ilerleme İstanbul'da yapıldı. Salı günden bu yana bu müzakerelerle ilgili olumlu adımlar ve açıklamalar iki taraftan da gelmeye başladı. İnşallah hep birlikte bölgemizin barışı ve istikrarı için bu adımı da atacağız. Çabalarımız devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımız dün Zelenskiy ile konuştu. Bugün Sayın Putin ile görüşecek. Önce Dışişleri Bakanlarını, mümkünse daha sonra Cumhurbaşkanlarını bir araya getirerek bir kalıcı ateşkes, arkasından barışa giden yolda atılması gereken adımlar” ifadelerine yer verdi.

“Hedefimiz olan 500 milyar dolara emin adımlarla ilerliyoruz”
Bakan Çavuşoğlu, gelişmelere yön vermek için sağlam bir alt yapı olması gerektiğinin altını çizerek, küresel salgının tedarik zincirlerini değiştirdiğini, Türkiye'nin coğrafi konumunu, üretim potansiyelini, eğitimli işgücünü ve fiziksel altyapısını avantaja çevirdiğini söyledi. “Tedarik zincirlerindeki yerimizi güçlendiriyoruz” diyen Bakan Çavuşoğlu, “Bu sayede, krizin devam ettiği 2021 boyunca hemen her ay ihracat rekorları kırdık. Bu yılın ilk 2 ayındaki artışlarla yıllık ihracatımız 232 milyar dolar oldu. İhracatta ilk etapta 300 milyar dolara hızlıca ve hedefimiz olan 500 milyar dolara emin adımlarla ilerliyoruz” diye konuştu.
Konuşmaların ardından Bakan Çavuşoğlu ve protokol üyeleri, KÖK Yarışmasında kazananların ödüllerini takdim etti.