Antalya'da falez kıyı bandı içinde yer alan doğa harikası Kadınyarı'na, Büyükşehir Belediyesi'nin park düzenleme çalışmaları kapsamında yapay şelale için beton döküldü.

Kadınyarı, Antalya'da kentin içinden geçen, üzerinde artık yapay şelalelerin, süs havuzlarının bulunduğu Büklü Dere'nin denize ulaştığı, vadiyi andıran, falez kıyı bandı içine saklanmış bir uçurum. Güllük Caddesi'nden Kalekapısı'na doğru yürürken üzerinde kısa bir köprünün bulunduğu Kadınyarı'nın adını, eski zamanda günahkar kadınların içinde bir de kedi bulunan çuvala konulup bu uçurumdan atılarak cezalandırılmasından aldığına inanılıyor. Kadınyarı aynı zamanda, Büyükşehir Belediyesi'nin park çalışmalarının sürdüğü Yavuz Özcan Parkı ve eski İl Özel İdare binası alanını da birbirinden ayırıyor.

'DOĞAL DOKU KORUNACAK' DENİLDİ

Büyükşehir Belediyesi, 2004 yılında taşıyıcı kolonlarında yaşanan patlamanın ardından kullanılamaz hale gelen eski İl Özel İdare binasını, geçen yıl kasım ayında törenle yıktı. Törende bu alanla birlikte Kadınyarı ve Yavuz Özcan Parkı'nı da içine alan projenin tanıtımı da yapıldı. Projeyle bölgedeki ağaç ve bitki dokusuyla birlikte toprak tabakasının korunacağı, alanda yalancı akasya, sığla, orkide, mercan ağacı gibi 20 farklı türde fide ve fidan dikimi yapılacağı açıklandı. Peyzaj işleri için özel ihale şartnamesine sahip proje kapsamında Yavuz Özcan Parkı'nın 'müzik', eski Özel İdare alanının 'çocuk' temasıyla düzenleneceği belirtildi. İki alan arasında kalan Kadınyarı'nda ise su akışının yanı sıra, asma köprülerle gezinti imkanının sağlanacağı açıklandı.

İNŞAAT OCAK AYINDAN BU YANA SÜRÜYOR

Belediyenin 6 milyon 592 bin lira yaklaşık maliyet belirlediği proje için düzenlenen ihaleye 22 firma katıldı. İhalenin kazananı, 4 milyon 795 bin liralık teklifiyle Ulu İnşaat oldu. Fakat ihale edilen projenin hayata geçmesinin önündeki en büyük engel, Yavuz Özcan Parkı içinde bulunan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nce işlettirilen lokalin varlığıydı. Büyükşehir Belediyesi, hukuki süreçlerin ardından lokalin tahliyesini sağladı ve bölgede ocak ayında çalışmalar başladı.

KADINYARI İÇİNDE KABA İNŞAAT BİTTİ

İhale şartnamesine göre 8 ay içinde tamamlanacak proje kapsamında, Kadınyarı içinden geçen çelik taşıyıcılı ahşap kaplama yürüyüş parkuru ile köprünün inşaatı tamamlandı. 2 alan, yaklaşık 120 metre uzunluğundaki yürüyüş parkuruyla vadi içinden birbirine bağlanıyor. Ayrıca Kadınyarı'nın Akdeniz'e açıldığı son noktaya beton dökülerek, taş kaplamalarla kademeli yapay şelale inşaatının da sonuna gelindi.

'DURDURULMASI LAZIM'

Çevre ve Kültürel Değerleri Koruma Vakfı (ÇEKÜL) Antalya Temsilcisi mimar Recep Esengil, projenin hazırlık aşamasında Antalya Kent Konseyi'yle paylaşıldığını belirterek, "O toplantıda bize uygulama projeleri sunulmadı. Kadınyarı içinde çelik konstrüksiyon, beton yapı gündeme dahi gelmedi. Yine de olumsuz gördüğümüz noktaları dile getirdik, fakat dikkate alınmadı. Özellikle doğal doku için inşaat çok kötü gidiyor" diye konuştu.

Projenin hazırlık aşamasında Peyzaj Mimarları ve Mimarlar Odası Antalya şubelerinin de yer aldığını dile getiren Esengil, "Yasal yola başvurmak, inşaatı durdurmak lazım. Ama bu işi yapacak meslek odaları da sürecin içinde yer alıyor. Kent Konseyi dava açma yönünden ehliyetsiz. Nasıl durdurulabilir bilmiyorum ama bugünkü ortamda durdurulması gerekir. Ayrıca Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü bünyesindeki Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonu nasıl 'Evet' dedi, sorgulanması gerekir" diye konuştu.

'KOMİSYON NASIL KARAR ALIR?'

Kadınyarı'nda devam eden inşaat çalışmalarını, Antalya Kent İzleme Platformu da gündeme aldı. Platform sözcüsü Mustafa Şahin, inşaatla ilgili Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonu'nun izni olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Falezlerin tamamının bir koruma kapsamı içinde olduğunu biliyoruz. Şunun altını çizmek istiyoruz, Muratpaşa Belediyesi, falez bandında denize girilmesini sağlamak için izin istedi. Kurul haklı olarak bu izni vermedi. Doğru bir karardı. Ama böyle bir projeye nasıl onay verdi, anlamak çok zor. Kurul eğer belediye başkanının partisine göre karar verecekse, hükümet kanadından talep geldiğinde onay verecekse doğal değerler hızla yok olacaktır."