Tromboz Hastalıklarına Karşı Akdeniz ve Avrupa Birliği Başkanı Prof. Dr. Lina Badimon, güncel bir konu olan Aspirin kullanımının kardiyovasküler hastalıklarda doğru kullanımı hakkında önemli bilgiler verdi. Aspirin’in çok eski ve iyi bir ilaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Badimon şöyle devam etti:
“Primer koruma dediğimiz, yani daha önce herhangi bir damar hastalığı olmayan grupta Aspirin kullanımının bir faydası olmadığı, yapılan birçok çalışmada gösterilmiştir. Ancak yüksek riskli hasta grubu varsa, kontrolsüz şeker hastalığında belki faydalı ama herhangi bir rahatsızlık geçirmemiş kişilerde faydası yoktur. Eğer bir hasta kardiyovasküler bir hastalık geçirmişse, bir damar tıkanıklığı geçirmişse mutlaka düşük doz Aspirin almalı ve beraberinde 1 ya da 2 yıl süreyle diğer antitrombosit ilaç dediğimiz tromboziti etkileyen ilaçları da almalı diye öneriyoruz“ dedi.
Prof. Dr. Badimon, önceleri düşük doz Aspirin’i primer korumada yani hastalık geçirmeden alınması konusunda öneriler olduğunu ancak en son verilere göre, elde edilen klinik çalışmaların sonuçlarına göre eğerki hastanın doktoru yüksek riskli olduğuna karar verirse düşük doz Aspirin faydalı, yüksek risk yoksa günümüzde artık primer korumada yeri olmadığının altını çizerek şunları söyledi:
“Doktor tavsiyesi olmadan, Aspirin kullanılmamalı. Çünkü Aspirin’in en önemli komplikasyonlarından birisi de kanamadır. Bu da özellikle sindirim sistemi kanaması ve merkezi sinir sistem kanamalarına(beyin kanaması) sebep olabilmektedir.”