Her yıl 22 Mart’ta kutlanan ‘Dünya Su Günü’ nedeniyle bir açıklama yapan Akdeniz Üniversitesi Manavgat Meslek Yüksek Okulu Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Erol Kesici, dinozorlar çağından beri aynı suyu içtiğimize dikkat çekerek, su iyi kullanmadığında kıtlık ve felaket geleceğinin unutulmaması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin su zengini bir ülke olmadığına da değinen Kesici, “sorun suyun az olmasından çok, suyun yanlış yönetilmesindedir. Geleceğimizin de suyumuz kadar olacağı unutulmamalı” dedi.
‘SUYU KUTLAMALI MI MIYIZ?’
Hava, su ve toprağı kötü kullandığımızın altını çizen Kesici, “insanlar bu değerleri kendilerine ait bir mal gibi görüyor. Ancak dünyada her on kişiden biri sağlıklı içme suyuna erişebiliyor. Hatalı kullanımlar nedeniyle suyumuz çürüdü, suyumuz kuruyor. Ülkemizde suyun yüzde 70’inin tarımda kullanıldığına da değinen Kesici, vahşi sulamadan ve tarımda kullanılan kimyasallardan kaynaklı kirliliğin sularda mavi-yeşil alg artışına neden oluyor. Kirli su ile yapılan tarımın verim kaybına yol açıyor” diye konuştu.
‘KİRLİ SU VERİM KAYBINA YOL AÇIYOR’
Kirli su ile yapılan tarımın verim kaybına yol açtığını dile getiren Kesici şunları söyledi: “Günlük yaşamda en çok satın alınan ürünlerin başında gelen suyun sağlık açısından en güvenilir olanının fabrikalarda şişelenen değil, musluklardan akan sular olmalı. Bu sistemin kurulması çok zor değildir. Şişelenmiş suya ödenen parayla, alt yapısı ve arıtma üniteleriyle çeşmeden akan sular daha güvenilir ve temiz olabilir. Bu konuda suçlu aramak yerine bilinen çözüm yollarını uygulamak gerekiyor.”