Cumhurbaşkanı Erdoğan Konuyla ilgili açıklamasında :
“AŞI ÇALIŞMALARINDA DÜNYADA İLK ON ÜLKE ARASINDAYIZ”
Diğer yandan, aşı çalışmalarında da dünyada ilk on ülke arasındayız. Üstelik bunu kendisi henüz aşı üretmediği hâlde başarmış bir ülkeyiz. İnşallah kendi aşımıza da yıl bitmeden kavuşmuş olacağız. Haziran ayını tam manasıyla bir aşı seferberliği ayına dönüştürmek için imkânları sonuna kadar zorlayacağız. BioNTech, Sinovac ve Sputnik gibi sözleşmesi yapılan farklı aşılardan Haziran ayında mümkün olan en yüksek sayıda miktarın ülkemize getirilmesi ve süratle uygulanması için yoğun hazırlık içindeyiz. Türkiye’nin salgınla mücadelesinin Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin gerisinde değil çoğu alanda onların ilerisinde olduğunu akıl ve vicdan sahibi herkes kabul edecektir.
“KARARLARIMIZI ÜLKEMİZ VE MİLLETİMİZ İÇİN EN HAYIRLISINI GÖZETEREK VERİYORUZ”
Salgın tedbirlerini sıkılaştırma ve normalleştirme takvimlerimiz de vaka sayılarımızın seyri birbirlerini takip ettiği için Avrupa ülkeleriyle benzer şekilde yürümektedir. Bütün bunları söylerken elbette gerçeklere gözlerimizi kapatmıyoruz. Son altı ayda işyerleri ancak 1,5 ay açık kalan esnaflarımız olduğunu biliyoruz. Sadece paket servis hizmeti gibi ciddi sınırlamalarla hizmet vermeye çalışan esnaflarımız olduğunu da biliyoruz. Sokağa çıkmak sınırlamalarının pek çok kişi ve kurumun faaliyetleri üzerinde yol açtığı olumsuz etkileri biliyoruz. Okula gidemeyen evlatlarımızın eğitim-öğretimdeki kayıpları yanında pek çok fiziki ve psikolojik sıkıntının eşiğine geldiğini biliyoruz.
Düğünden genel kurula, bütün bunlara kadar pek çok toplu etkinliğin uzun süre ertelenesinin yol açtığı sıkıntılar gayet iyi biliyoruz. Milletimizin bu süreçte fevkalade bunaldığını, tahammül sınırlarının zorlandığını görüyoruz. Yaz mevsiminin de gelmesiyle insanlarımızı evlerde uzun süre tutmanın hem zor hem anlamsız olduğunu, yurt içi ve yurt dışı ziyaretlerin yoğunlaşacağını da dikkate alıyoruz.
Yine bu süreçte sıfatları ne olursa olsun kafa karıştırıcı açıklamalarıyla milletimizi yanlış yönlendirmeye çalışanlar bulunduğunun da idrakindeyiz. Değerlendirmelerimizi tüm bu gerçekleri hesaba katarak yapıyor, kararlarımızı ülkemiz ve milletimiz için en hayırlısını gözeterek veriyoruz. Tek gayemiz, insanlarımızın sağlığını, milletimizin esenliğini, ülkemizin huzur ve güvenliğini korumak, telafisi mümkün olmayan hasarların oluşmasına engel olmaktır. Bunun için bulduğumuz her fırsatı, her kapı aralığını, her ışığı kullanıyoruz.
Salgının başladığı günden beri açılma kapanma kararlarının ardı ardına gelmesinin tek sebebi, şartları zorlama pahasına da olsa bu musibetin ülkemiz ve milletimiz üzerindeki etkilerini azaltmaktır. Nitekim Ramazan ayındaki kısmi ve tam kapanma şeklinde uyguladığımız sıkılaştırma tedbirlerinin bir kısmının yerini 17 Mayıs itibarıyla kademeli normalleşme adımları almıştır. Aradan geçen iki haftalık sürede vaka ve ölüm sayılarındaki nispi azalmanın hedeflediğimiz oranda değilse bile önemli ölçüde sürüyor olması tedbirlerin amacına ulaştığının aslında en güzel ifadesidir.
Bugün Kabine Toplantımızda yarından itibaren devreye girecek kademeli normalleşmenin yeni adımlarıyla ilgili istişarelerimizi gerçekleştirdik. Bu doğrultuda verdiğimiz ve biraz sonra açıklayacağım her kararı ülkemizi yeniden salgının pençesine düşürmeme anlayışıyla buna dayalı bir ihtiyatla alıyoruz.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yürütülen mücadelenin önündeki en büyük tehdit, virüsün farklı mutasyonlarının yol açtığı öngörülemeyen sonuçlardır. Nitekim kimi Avrupa ülkelerinde aşılama başta olmak üzere oldukça sert tedbirlerle binli rakamlara düşürülen vaka sayılarının mutasyonlu virüslerin yaygınlaşmasıyla yeniden yükselişe geçtiği anlaşılmaktadır. Sınırlarımızı kapatarak, vatandaşlarımızı evlerine hapsederek, kendimizi bölgemizden ve dünyadan tamamen soyutlama imkânımız olmadığına göre, ülkemizin de bu tehditlerle yüzleşmesi kaçınılmazdır. Salgınla mücadelede eldeki mevcut bütün bu imkânlar sonuna kadar kullanılarak sürecin mümkün olan en az maliyetle atlatılması için var gücümüzle mücadele etmeyi sürdüreceğiz.HAZİRAN AYINA İLİŞKİN KADEMELİ NORMALLEŞME TAKVİMİ
Değerli basın mensupları, ekranları başında bizi izleyen aziz milletim; şimdi Haziran ayına ilişkin kademeli normalleşme takvimini sizlerle paylaşmak istiyorum: Haziran ayı boyunca sokağa çıkma sınırlamaları hafta içi ve cumartesi günü akşam 22.00 ile 05.00 saatleri arasında uygulanmaya devam edecektir. Bu sınırlama hafta sonu ise Cumartesi 22.00 ile Pazartesi sabahı 05.00 arasında, yani pazar gününün tamamını da kapsayacak şekilde uygulanacaktır. Temmuz ayında bu kısıtlama süreleri ve günleri vaka ve vefat sayılarındaki değişime, aşılamada katedilen mesafeye göre yeniden belirlenecektir.
Restoran, lokanta, kafeterya, pastane gibi yeme içme yerleri sabah 07.00 ile akşam 21.00 saatleri arasında belirlenen kurallara göre masaya servis yapılabilecek, saat 24.00’e kadar da paket servisini sürdürebilecektir. Bu mekânlarda sokağa çıkma kısıtlaması olan pazar günü ise sadece paket servis hizmeti verilmeye devam edilecektir.
Yaklaşık 1,5 aydır faaliyetlerine ara vermiş olan kahvehane, kafe, çay bahçesi, halı saha, spor salonu, lunapark gibi işletmeler belirlenen kurallar çerçevesinde pazar günü hariç sabah 07.00 ile akşam 21.00 saatleri arasında yarından itibaren çalışabilecektir. Diğer iş yerlerinin pazar günü haricinde belirlenen saatlerde ve belirlenen şartlarda faaliyetlerini yürütebilmeleriyle ilgili uygulama sürecektir. Açık ve kapalı alanlardaki nikâhlar ve nikâh şeklindeki düğün törenleri belirlenen şartlara uygun şekilde 1 Haziran’dan itibaren başlayabilecektir.
Üniversiteler 2021-2022 eğitim-öğretim yılı akademik takvimi 13 Eylül itibariyle başlayacak şekilde yürütülecektir. Spor kulüpleri genel kurullarının Haziran’ın ilk gününden itibaren, diğer kuruluşlar da Haziran’ın ikinci yarısından itibaren gerçekleştirilebilecektir.
Kamu kurumlarındaki esnek mesai uygulaması yeni bir düzenlemeye kadar devam edecektir. Detayları İçişleri Bakanlığımızca yayınlanacak genelgede yer alan bu yeni kademeli normalleşme adımlarının ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum.
Rabbimden insanlığın tamamıyla birlikte milletimizi de bir an önce bu musibetten kurtarmasını niyaz ediyorum. Bu duygularla bir kez daha hepinize sevgilerimi saygılarımı sunuyorum. Kalın sağlıcakla.”