Antalya'da yaşayan 61 yaşındaki emekli bankacı Zeki Karagül, geçen hafta radyo dinlerken yarışma düzenlendiğini fark etti. İddiaya göre yarışmada, soruyu bilenlere 1600 lira değerinde, ünlü bir markaya ait yeni model bir telefonu 169 liraya tanıtım amacıyla verecekleri belirtildi. Radyosunun sesini açan ve 'Eve gelen hırsız neyi çalmaz' sorusuna dinleyicilerin sürekli yanlış cevap vermesine aldanan Karagül, radyoyu aradı.
Kendisini yayına almadıklarını ama hemen aradıklarını belirten Karagül, "Eve gelen hırsız zili çalmaz" cevabını verdikten sonra tebrik edildi. Verdiği adrese 3 gün sonra kargo paketi gelen Karagül, kontrol amaçlı paketi açmak istedi, ancak görevli ücreti ödemeden bunu gerçekleştiremeyeceğini söyledi.
Ücreti ödeyerek paketi açan Karagül, "Paketi açtığımda bozuk, çalışmayan, markası bile duyulmamış, içerisinde şarj cihazı bile olmayan bir telefon çıktı. Yayın yapan radyoyu aradığımda kendilerinin sadece reklam yaptıklarını söylediler. Emniyete giderek şikayetçi oldum. Telefonun ve içindeki yüzüğün hiçbir maddi değeri olmadığını belirttiler. Bunun üzerine Tüketici Sorunları Derneği'ne başvurduk ve faturanın gönderilmesi için ihtar çekildi" dedi.
Kargo paketinin teslimi sırasında kontrol etme şansının neden olmadığını soran Karagül, "Bu firmalar paranın teslim edilmeden paketin açılmayacaklarını bildikleri için, bu sayede para kazanıyor. Belki de kargo firmaları kutunun içerisinde ne olduklarını bile biliyor" diye konuştu.
Olayı gerçek amaçlı bir tanıtım kampanyası sanarak tuzağa düştüğünü belirten Karagül, şunları dile getirdi:
"Sonra araştırdım ki bunun gibi birçok televizyon ve radyo reklamı var. Yetkililerin bu tarz reklamların yayınlarını incelemeleri, kargo şirketlerinin de tüketicilere paketleri kontrol etme şansı vermeleri gerekir."