Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Çetin Osman Budak, Rusya'daki krizin 2015 yılını komple kaplayacağını söyledi. Rusya'daki kriz nedeniyle yönünü iç pazara çeviren turizmciler ise geçen yılın altında fiyatlara erken rezervasyon satışına başladı.

Hem Türkiye hem Antalya'nın 2013 ve 2014 senelerinde Rus turist açısından birinci sıraya yükseldiğini belirten Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı ve ATSO Başkanı Çetin Osman Budak, hem rublenin dolar karşısındaki değer kaybı hem de ambargolar sebebiyle Ekim ayında geçen yıla göre Antalya'ya gelen Rus turist sayısının yüzde 35 düştüğünü söyledi.

Yüzde 35'lik düşüşün Kasım ayına da aynı şekilde sürdüğünü belirten Budak, "Rus turistler, Antalya turizminde çok önemli bir yere sahip. O yüzden önümüzdeki yılla ilgili önümüzde fuarlar var. Özellikle EMITT Moskova Fuarı son derece önemli. Beklentimiz bir düşüşün olacağı ama çok agresif bir düşüş beklemiyoruz" dedi.

TARIMI DA ETKİLİYOR

Antalya ekonomisinde sadece turizm açısından değil, tarımda da aynı sıkıntıların yaşanmaya başladığını anlatan ATSO Başkanı Budak, şöyle konuştu:

"Çünkü bizim Antalya'daki yaş meyve sebzede birinci sıradaki ihraç pazarımız Rusya. Oradaki alım gücünün düşmesi devalüasyondan dolayı paralarının değer kaybetmesi ihracatı da olumsuz etkiledi. Bununla ilgili önümüzdeki yıl buralardan gelebilecek muhtemel kayıpları önlemek için özellikle tanıtıma büyük ağırlık verilmesi gerekiyor. Bununla ilgili bizde bir takım girişimlerde bulunuyoruz."

ATSO öncülüğünde kurulan Tanıtım A.Ş.'nin bu sene 38 ülkede tanıtım atağına geçtiğini ve bu farların hepsine Antalya'yı tanıtacağını kaydeden Budak, "Tabi ki Kültür ve Turizm Bakanlığı ile hükümetin özellikle imaj çalışmaları üzerinde son derece fazlaca durmaları gerekiyor. Avrupa'daki pazarımızı daha da büyütmemiz gerekiyor. Burada oluşacak kaybı Avrupa'dan Ortadoğu'dan İran'dan tamamlamamız gerekiyor" dedi.

2015'İ KOMPLE KAPLAR

TOBB Başkan Yardımcısı ve ATSO Başkanı Budak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Rusya'daki kriz 2015 yılını komple kaplayacak diye düşünüyorum. Çünkü ciddi bir devalüasyon, yüzde 100'ü geçen bir devalüasyon, ekonomilerinin toparlanmaları çok hızlı olmaz. Sonuçta devalüasyon paranın değer kaybıdır ve satın alma gücünü de doğrudan etkiler. Satın alma gücünü özellikle turizm açısından etkilemesi de son derece doğal olur. İnsanlar vazgeçebilirler. Tatile gitmekten vazgeçebilirler. Onun için bizim çalışmalarımızı bu yönde geliştirmemiz gerekiyor. Hem Rus pazarına tanıtım açısından revam etmemiz hem de diğer pazarların tamamına ciddi tanıtım çalışmaları ve tanıtıma yatırım yapmamız gerekiyor."

AVRUPA'DA İMAJ VURDU

Rusya'da rublenin dolar karşısındaki değer kaybının yanı sıra Avrupa pazarında da imaj sorunu yaşandığı, Avrupa'daki medyanın Kobani ve Türkiye'yi her an savaşa girecek bir ülke gibi yansıtmasından kaynaklanan imaj kaybının talebi ciddi oranda olumsuz etkilediği belirtildi. ETS Tur Yurtiçi Turlar Müdürü Suat Özbek, içinde bulunduğumuz Aralık ayında turizmde dış pazarda yaşanan daralmanın etkisiyle turizm yörelerindeki otellerin iç pazara yönelik geçen yılın da altında fiyatlarla sunulan kampanyalar başlattığını açıkladı.

Geçen yıla göre iç pazarda erken rezervasyonda iki kat talep artışı yaşandığını belirten Suat Özbek, "Şu an bakıldığında geçen senenin üzerinde, hatta iki katının da üzerinde kayıt yaptıran var. Geçen senenin altında fiyatlarla kampanyalarımız devam ediyor. Bunun nedenine gelince Türkiye'nin yurtdışından gördüğü talebin durumu. İngiltere, Almanya, Hollanda, Belçika, Rusya gibi pazarlarda düşüş olması, otelcilerin yüzünü iç pazara dönmesini sağladı. Rusya'da 1 dolar 30 ruble iken şimdi 55- 60 rubleden bahsediliyor. Neredeyse yüzde 100'e yakın devalüasyon. Böyle bir ekonomik tabloda kaç kişi tatile çıkabilir" diye konuştu.

Avrupa ülkelerinde ise imaj açısından sorunlar yaşandığını belirten Özbek, şunları söyledi:

"İngiltere, Almanya, Hollanda, Belçika gibi pazarlarda olumsuz bir algı yönetimi sözkonusu ve hatırı sayılır, gözle görülür düşüş gerçekleşiyor. Kobani olayları hala Almanya, Fransa gibi ülkelerde ana haberlerde konu oluyor, bu olayların verildiğini duyuyoruz. Türkiye'nin imajına olumsuz etki eden bir durum. Ayrıca Suriye çekişmeleri, Türkiye'nin savaşa girme ihtimali olan ülke olarak ifade edilmesi de talebi düşüren bir etken."