Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Belediye Başkanları Birliği’nin Side’de düzenlediği Belediye Başkanları, Belediye Meclis Üyeleri, Daire Başkanları ve Müdürleri Eğitim Semineri’ne katıldı. Türkiye’nin dört bir yanından gelen belediye başkanları ve meclis üyelerine seslenen Türel, Belediye Başkanları Birliği’nin kendisinin AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı döneminde kurulduğunu ve her türlü desteği verdiğini söyledi. 14 sene içerisinde belediyelerin güçlendirilmesi çok önemli gelişmeler yaşandığına dikkat çeken Başkan Türel, eskiden bir Belediye Başkanı’nın Valinin izni olmadan komşu ile bile gidemediğini örnek verdi. Türel, Mecliste savunduğu ve yürekten inandığı 6360 Sayılı Büyükşehir Yasası’nın sadece bir yerel yönetim reformundan ibaret olmadığını, demokrasinin güçlenmesi adına çok önem arz ettiğini kaydetti.
OY VEREN HESAP SORAR
Artık seçmenin muhtarından büyükşehir belediye başkanına bütün kademelerdeki yerel yöneticilere oy kullandığını vurgulayan Başkan Türel, şöyle konuştu: “Bu şu açıdan önemli. Seçmen oy verirse hesap sorar, hesap verilebilir nitelikteki görevlerde olan başkanlar atanmışlara göre çok daha ağır bir sorumluluk yüküyle hareket eder. Daha çok çalışma azmini ortaya koyar. Ve işte hepimiz köylere gidiyoruz, vatandaşlarla muhatap oluyoruz. Vatandaşımızın ilk söylediği şey ben sana oy verdim benim suyumu, yolumu niye yapmıyorsun oluyor. Vatandaş sormalıdır da. İşte bu sorumlulukla Türkiye’de önemli bir yapısal reform söz konusu oldu.”
BÜYÜKŞEHİR YASANININ YANSIMALARI
Büyükşehir Belediye Yasası’nın Antalya’daki yansımalarını belediye başkanları ile paylaşan Türel şunları söyledi: “Büyükşehir Yasası ile Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin yüz ölçümü 10 kat arttı. Avrupa’nın birçok ülkesinden büyük. Doğu’dan Batı’ya sınırımız 640 kilometre. Eskiden soruluyordu bu kadar büyük sınıra belediye başkanı hizmet edebilir mi diye. Eskiden bu hizmeti valilerin, il özel idaresinin verdiği hizmeti belediye başkanı niye veremesin. Ayrıca seçilmiş olma sıfatıyla ve sorumluluğuyla o gayreti daha çok ortaya koyabilecek bir noktada belediye başkanı. Antalya’da 539 köyümüz il genel meclisi sınırları içindeydi. 2013 senesinde büyükşehir yasasından önce bu köylere yapılan toplam yatırım miktarı 10 milyon lira. Bunun içinde yol, kanalizasyon her şey var. Peki Büyükşehir Yasası çıktıktan sonra ne oldu, sadece bu yıl 539 köye yaptığımız yatırım 120 trilyon lira. 12 misli. Tabi ki hizmet alanı sorumluluklar artınca bu yükü taşımak kolay değil. İş vatandaşa hesap vermek sorumluluğunu yaşayanlarda olunca bunu yapmak kaçınılmaz oluyor.”
İŞİN SIRRI BAŞARILI FİNANS YÖNETİMİNDE
“Değirmenin suyu nerden geliyor” sorusunu da yanıt veren Başkan Menderes Türel, bir belediye başkanını başarılı olmasının birinci şartının finans yönetimi olduğunu vurguladı. Türel, Antalya’da hayata geçirdikleri başarılı finans yönetimiyle ilgili şu örnekleri verdi: “Eskiden 5 ilçeye Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde benden önceki dönemde 8 bin 500 personelle hizmet veriliyordu. Bugün 10 misli yüzölçümü olan belediyede biz 8 bin 400 kişi ile çalışıyoruz. Mevcut personeli şimdi 19 ilçede kullanıyoruz. Benim ilk dönemde görevi bıraktığımda sayı 4 bin 500’dü. Çıktı o dönemdeki belediye başkanı bana ağabeylerimin emrettiği bütün herkesi işe aldım, belediyeyi işçi deposu yaptım, yine de yaranamadım dedi. Göreve geldikten sonra gördük ki ihtiyaç fazlası personele ödenen para 500 milyon lira. Şimdi ne oldu, biz geldik finans yönetimi dedik. İhalelerimizdeki rakamlar çok ciddi şekilde eksildi. Benden önce Antalya’nın akaryakıt ihalesi yüzde 12 karla gidiyordu. İhaleye giren büyük üç beş tane firma. Bugün kaçla gidiyor biliyor musunuz? Yüzde yarım karla. Tümü aynı firma, benzin aynı benzin. Ne değişti? Zihniyet. Zihniyet farkı ve tasarruf edilen milyonlar. 2 bin 600 liraya kiralanan aracı 800 liraya kiraladık. Buna benzer onlarca yüzlerce örnek verebiliriz.”
YATIRIMLAR COŞTU GİTTİ
Antalya’da artık yatırım rekorları kırdıklarını belirten Başkan Türel, 1 milyar liraya yakın olan yatırım bütçesini 2017 yılında iki katına çıkaracaklarını söyledi. Türel, önceki dönemde bütçesi yüzde 13’ü yatırıma harcanıyor iken, şimdi bu oranı yüzde 50’nin üzerine çıkardıklarını ifade ederek, şunları aktardı: “Bunları hangi kaynaklarla yapıyoruz, kıstığımız kaynaklarla, ürettiğimiz projelerden elde ettiğimiz kaynaklarla. Maşallah yatırım coştu gitti. Üstüne üstlük şimdi dünyanın en önemli uluslararası kredi finans kuruluşları hazine garantisi istemeden bize kredi vermek için kapımızı aşındırıyorlar. Kredi derecelendirme kuruluşlarına cesaretle dedik ki bir ülke gibi bir ticari kuruluş gibi inceledikten sonra bize de not verin. Derecelendirme istedik ve notumuz maşallah en yüksek değilse bile bir tık altındakine eş değer çıktı. Şimdi o derecelendirme notuyla biz hazine garantisi bile istemeden kredi alabilir noktaya geldik. Şimdi bizim o notu geriye götürmememiz lazım. Geriye gitmesin diye hala bütçeyi en iyi şekilde korumaya çalışıyoruz. Tabi belediyelerimize finans imkanı sağlayacak projeleriyle ortaya koymanız fevkalade önemli.”