TÜİK’in açıkladığı verilere göre, Ekim ayında tüketici fiyat endeksi aylık bazda 1,90 artışla dokuz ayın en yüksek seviyesine çıktığını belirten Çandır, yurt içi üretici fiyat endeksinde ise yüzde 0,92 artış gerçekleştiğini söyledi.
Ali Çandır, Eylül'de altı ay sonra ilk kez yüzde 9'un altına gerileyen yıllık enflasyonun, Ekim ayına gelindiğinde TÜFE’de yüzde 8,96, ÜFE’de ise yüzde 10 bandını aşarak yüzde 10,10 şeklinde gerçekleştiğini belirtti.
BAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır değerlendirmelerine şu şekilde devam etti:
"Tüketicilerin satın alma gücünü etkileyen TÜFE’deki değişmeye bakıldığında, söz konusu artışın bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 8,45, 2013 yılının Ekim ayına göre yüzde 8,96 ve oniki aylık ortalamalara göre ise yüzde 8,65 olduğu görüldü. Ekim ayında gerçekleşen ÜFE rakamları incelendiğinde ise, aralık ayına göre artış oranının yüzde 8,22, önceki yılın Ekim ayına göre yüzde 10,10 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 10,11 olduğu görüldü.
Uzun zamandır gerçekleşenin aksine aylık bazda Ekim ayı fiyat artışında talep ön plana çıktı ve üreticilerin ağır maliyet yükü Ekim ayında da tüketicilere yansıdı.
BATI AKDENİZ ÜLKE ORTALAMASININ ALTINDA
TÜİK verilerine göre, Antalya, Burdur ve Isparta’nın yer aldığı Batı Akdeniz Bölgesi’nde Ekim ayında TÜFE’deki artış bir önceki aya göre yüzde 1,62, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 8,38, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8,77, oniki aylık ortalamalara göre ise yüzde 8,71 şeklinde gerçekleşti. Batı Akdeniz Bölgesi’nin fiyat artışı sıralamasında aylık bazda yeri değerlendirildiğinde ise 26 alt bölgenin içerisinde 5. en ucuz bölge oldu. Diğer bir açıdan değerlendirildiğinde ise Batı Akdeniz aylık bazda ülkenin 21. pahalı bölgesi oldu.
ENERJİ FİYATLARI SANAYİCİNİN MALİYETLERİNİ YÜKSELTTİ
Uzmanlar, Ekim ayındaki bu gerçekleşmelerle birlikte, ay başında uygulamaya konulan yüzde 9’luk elektrik ve doğalgaz fiyat artışının enflasyona yansımasının yüzde 0,4 olacağını öngörmekte idi. Ancak bizler geçtiğimiz ay yaptığımız analizde bunun iyimser bir tahmin olduğunu belirtmiş idik. Zira sanayinin dört sektörünün bir önceki aya göre değişimleri incelendiğinde, özellikle elektrik ve gaz sektöründeki aylık fiyat değişiminin yüzde 6,92 olması bu tahminimizi doğruladı. Tüm sektörler için vazgeçilmez bir sektör olan elektrik ve gaz sektöründeki fiyat artışı, dolaylı olarak diğer sektörlere yansıdı ve su temini sektöründe yüzde 2,54, imalat sektöründe yüzde 0,35 ve madencilik ve taşocakçılığı sektörlerinde 0,32'lik bir fiyat artışıyla karşılaşılmasına da katkı sağladı. Sanayinin tüm ana sektörlerinde yaşanan bu artış yıllık bazda değerlendirildiğinde ÜFE'nin de yüzde 10'ların üzerinde bir oranda yer almasına neden olmaktadır.
TARIM VE GIDA FİYATLARI CEP YAKTI
Türkiye genelinde Ekim ayındaki fiyat artışları ürün bazında incelediğimizde, yüzde 43 artışla "domates"in, harcama grubu bazında incelediğimizde ise yüzde 9,95 artışla "giyim ve ayakkabı" grubunun zam şampiyonu olduğunu söyleyebiliriz. Ürün fiyat artışı sıralamasında sonraki sıralarda kadın botu ve erkek kazağı gelirken, harcama grubunda bu sıralama konut ile gıda ve alkolsüz içecekler grupları şeklinde gerçekleşti.
Önceki aylarda olduğu gibi Ekim ayındaki fiyat artışlarında da mevsimsel etki ve harcamalar ön plana çıkmıştır. Zira ekim ayında yağışların az olmasından dolayı yaşanan sıkıntı üreticiler tarafından domates fiyatlarına yansıtılmış, bu durum domatesin zam şampiyonu olmasına neden olmuştur. Sonbaharın gelmesi ve kış aylarına hazırlık açısından bireylerin giyim ve ayakkabı talebi de artmış, bu durum da özellikle bot ve kazak fiyat artışlarının en üst sıralarda yer almasına yol açmıştır. Bölgemizin, ülkenin sebze meyve deposu olduğu ve özellikle de domates üretiminin büyük çoğunluğunun Batı Akdeniz'de gerçekleştiği düşünüldüğünde, domatesin fiyatının bu denli artmış olmasını bölgemiz açısından önemli olduğunu düşünüyoruz.
YAPISAL DEĞİŞİKLİK ŞART
Varolan risklerin en aza indirilmesiyle enflasyonun bir an evvel kabul edilebilir seviyelere düşürülmesini ve özellikle bölgemiz açısından enerji maliyetlerinden oluşan baskının üretici ve tüketicilerimize en düşük seviyede yansıtılmasını diliyoruz. Bunun ortaya koyulabilmesi için özellikle tarım ve gıda piyasalarının ihtiyacı olan yapısal reformlar hayata geçirilmelidir. Ülke geneli enflasyonunun en önemli belirleyicileri arasında yer alan tarım ve gıda fiyatlarındaki var olan şişkinlik her ne kadar aracıların üzerine yıkılmak istense de, bu önlenemez artışla mücadelenin en önemli silahının tarımda yapısal dönüşüm projelerinin olduğunu söyleyebiliriz.”