Adliyede yaklaşık 2 saat kalan CHP heyeti adına çıkışta açıklama yapan Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, "Antalya'da yaptığımız çalışmaların sonucunda hukuk adına, siyaset etik, ahlak adına utanç verici olaylarının yaşandığını saptadık" dedi. 54 bin oyun iptal edildiğini saptadıklarını kaydeden Keskin, iptallerin önemli bir bölümünün muhtar adayı kağıtlarının büyükşehir ve ilçe belediye başkanı ile belediye meclis üyesi pusulalarının aynı zarf içinde çıkmasından kaynaklandığını kaydetti. Antalya'da bazı yerlerde bu tip oyların geçerli sayılırken bazı noktalarda iptal nedeni sayılarak çifte standart bir uygulamanın yaşandığını kaydeden Keskin, iptal edilen oy sayısının seçim sonucunu direkt etkileyeceğini savundu, Antalya'da seçimlerin iptal edilmesi ve yeniden seçim yapılması gerektiğini söyledi.
 
'6- 7 BİN OYUMUZ BAŞKA PARTİLERDE'
 
İtirazların bu doğrultuda yapılarak dilekçelerin İl Seçim Kurulu'na verildiğini aktaran Keskin, "İl Seçim Kurulu'ndan seçimlerin yenilenmesine ilişkin bir karar çıkmasını bekliyoruz. İl Seçim Kurulu'ndan olumsuz bir karar çıkarsa Yüksek Seçim Kurulu'na kadar itirazımızı götüreceğiz" diye konuştu.
 
Keskin, bunun yanı sıra bazı sandıklarda CHP oylarının başka partilere yazıldığını tespit ettiklerini, buralarda da 6- 7 bin civarındaki CHP oyunun başka partilere yazıldığını savundu. Keskin, İl Seçim Kurulu'nun iki gün içinde bir cevap vermesini beklediklerini kaydetti.
 
'AKAYDIN YOLSUZLUKLA ANILMAZ'
 
Genel Başkan Yardımcısı Keskin, Avrupa Birliği Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun CHP'li Belediye Başkanı Akaydın hakkında dile getirdiği 'Yurtdışına kaçak' iddiasını da değerlendirdi. Adnan Keskin, "Yürütme organında görev yapan bir kişinin ahlakına, bulunduğu konuma yakışmayan bir değerlendirme" dedi. Antalya'da Ak Parti'nin iki gündür sergilediği tutumumu "Fazilet kırıntılarıyla faziletsizliklerini örtemeye yönelik yaklaşımların bir sonucudur" diyerek eleştiren Keskin, sahip çıktığı Akaydın'ın yolsuzluk ve usulsüzlükle anılacak bir kişi olmadığını söyledi.
 
Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin son 5 yıldır siyasal iktidarın denetimi altında olduğunu savunan Keskin, şunları söyledi:
 
"Böyle olduğu halde bir bakanının çıkıp 'Akaydın yurtdışına kaçıyor' demesi sorumsuzluğun tipik örneğidir. Mustafa Akaydın evinde ayakkabı kutuları içerisinde para saklamadı. Mustafa Akaydın çocuklarının konutunda kasaların içerisine para saklamadı. Mustafa Akaydın, çocuklarının başında bulunduğu vakfa kamudan kaynak aktarmadı. Verilmeyecek hesabı yoktur. Bu ülkede kaçması gerekenler, yavuz hırsız misali televizyon ekranlarının karşısına çıkarak Mustafa Akaydın'ın yurtdışına kaçacağı iddiasında bulunarak utanç verici bir yaklaşımı sergilemişlerdir. Bu bakanı kınıyorum."
 
'TÜREL KİM OLUYOR?'
 
CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, resmi olmayan seçim sonuçlarına göre Antalya'da seçimi kazandığını söyleyen Ak Parti adayı Menderes Türel'in dün belediyenin Boğaçayı şantiyesinde tamamen hukuksuz bir işlem içinde olduğunu savundu. "Böyle bir iddia olsa bile herkes hukuk içinde, yasalar içinde hareket etmelidir" diyen Keskin, Türel'e yönelik "Menderes Türel kim oluyor ki devletin güvenlik güçlerini yanına alıp, onlara talimat vererek, emniyet amirinin yerine geçip polislerle beraber belediyenin yan kuruluşunu basabiliyor" ifadelerini kullandı.
 
ATATÜRK'ÜN RESMİ KIRILDI
 
Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik dünkü baskın sırasında, yasaların ayak altına alındığını savunan Keskin, "Panolara saldırılmış, orada Atatürk'ün resmi dahi kırılmıştır" dedi. Olaylarla ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcısı'nı ziyaret ettiklerini kaydeden Keskin, görüşmeye ilişkin şu bilgileri verdi:
 
"Sayın savcının bize vermiş olduğu bilgilere göre savcılığa 'dışarıda halka açık bir yerde bazı evrakların yakıldığı' yönünde ihbar yapılıyor. Savcılık da gerekli önlemin alınmasına ilişkin izin veriyor. Yoksa kuruluşun içine girip arama yapılmasına ilişkin değil. Savcılığın izni saptırılarak kullanılıyor. Tam Adalet ve Kalkınma Partisi'ne yakışan bir yaklaşım. Pisliklerin, yolsuzlukların batağına batmış bir siyasi partinin mensuplarının kalkıp da CHP'nin belediye başkanı ve mensuplarıyla ilgili bu şekilde iddialarda bulunması artık çırpındıkça battıklarının başka kanıtını oluşturmaktadır."
 
Türkiye'nin yangın yerine döndüğünü savunan ve iktidarı 'eşkıyalık' yapmakla suçlayan Keskin, evrak yakma iddiasıyla 10 kişinin gözaltında olduğuna yönelik bilgilerin de doğru olmadığını söyledi. Keskin, "Yalan söylüyorlar. Bakan tamamen yalan söylüyor. Neden kaçacak Mustafa Akaydın? Kaçması gereken biri var, Tayyip efendi kaçar, kaçarsa. Kaçacak bir adam var Türkiye'de bugün olmazsa yarın. Onun adresi de bellidir. 'Hırsızların başı' diye bir mektup yazın, adres olmadan postacı gider teslim eder" diye konuştu.
 
'EVİM HAKKINDA ARAMA KARARI YOK'
 
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın ise dün belediyenin Boğaçayı şantiyesinde Menderes Türel'in 'yakılarak imha edilen yolsuzluk evrakı' olarak gösterdiği dosyanın bir örneğini paylaştı. "Yakılırken basılan evrak bu" diyen Akaydın, evrakın Büyükşehir Belediye Meclis gündemi olduğunu, hepsinin bir örneğinin de Yazı İşleri ve Kararlar Dairesi'nde bulunduğunu savundu. Akaydın, "Suç ve yolsuzluk niteliği yoktur. Fotokopi" dedi.
 
Mustafa Akaydın, Döşemealtı'nda evi hakkında arama kararı olup olmadığı yönündeki soruya ise "Tamamen yalan. Dün evde olduğumuz saatlerde İl Emniyet Müdürü Cemil Tonbul'u aramıştım. O da 'Hayır böyle bir karar yok' demişti. Bu da Menderes Türel'in bir yalanı daha ortaya çıktı şeklinde yorumlanabilir" diye yanıt verdi.